AKADEM<İ>KTİSAT

 

 

TÜRKİYE EKONOMİSİNİN 2014 YILINA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME

 

 

 

İÇİNDEKİLER:

1) REEL KESİM

1-a) Büyüme

1-b) Sanayi

1-c) İstihdam

 

2) FİNANSAL KESİM

2-a) Fiyatlar

2-b) Parasal Göstergeler

2-c) Finansal Yatırım Araçları

2-d) Finansal Kuruluşlar

 

3) KAMU MALİYESİ KESİMİ

3-a) Bütçe Gelişmeleri

3-b) Borç Verileri

 

4) DIŞ İŞLEMLER KESİMİ

4-a) Ödemeler Dengesi

4-b) Mal Ticareti

4-c) Hizmet Ticareti

 

 

 

Bu çalışmada, mevcut veriler ışığında, Türkiye’de 2014 yılında meydana gelen iktisadî gelişmelere ilişkin ayrıntılı sektörel analizler ve değerlendirmeler yapılmaktadır.

 

 

1) REEL KESİM

 

1-a) Büyüme

Ekonomik büyümeye ilişkin veriler, Tablo 1’de yer almaktadır.

 

Tablo 1: Büyüme (GSYH) Verileri (Üretim yöntemine göre, 1998 bazlı sabit fiyatlarla) (%) (milyon $)

 

2007

2009

2011

2013

2014 (9 ay)

Hedef GSYH Oranı

5.0

-3.6

4.5

4.0

3.3

Gerçekleşen

GSYH Oranı

4.7

-4.8

8.8

4.1

I. çeyrek 3.1

II. çeyrek 4.6

III. çeyrek 4.2

IV. çeyrek 4.5

2.8

I. çeyrek 4.8

II. çeyrek 2.2

III. çeyrek 1.7

IV. çeyrek ….

GSYH Meblağı

(cari fiyatlarla)

658,786

616,703

773,980

821,937

600,039

Kaynak: TÜİK

 

2003-2007 dönemi hedef büyüme oranları %5 olmakla beraber, gerçekleşmeler 2007 yılı haricinde hep bu oranın üstündedir. 2008’de ise büyüme, hedef oran olan %5.5’in çok altında gerçekleşmiş olup %09’dur. Global ekonomik krizin ülkemize yansıması olarak değerlendirilebilecek bu büyüme düşüşü, krizin asıl etkisinin yaşandığı 2009 yılında daha derinleşerek devam etmiş ve hedefin çok altında bir oranla %-4.8 olarak gerçekleşmiştir. 2010 ve 2011 yıllarında ciddi bir toparlanma sürecine şahit olunmuş ve yıl sonu büyüme oranları sırasıyla %9.2 ve 8.8 olmuştur. Fakat 2012 yılında büyümede yine belirgin bir frenleme meydana gelmiş ve %2.1 olarak gerçekleşmiştir. 2013 yılı ise nispî bir toparlanma yılı olmuş ve hedef büyüme oranı realize edilmiş hatta hedefin biraz üstüne çıkılmıştır. 2014 yılı büyüme oranı Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesinde %4 olarak tespit edilmekle beraber bunu realize etmenin imkânsızlığı ortaya çıkınca %3.3 olarak revize edilmiştir. Ancak, ilk dokuz ayda gerçekleşen oranın %2.8 olduğu dikkate alındığında buna ulaşmanın da zor olduğu veya ancak ulaşılabileceği ifade edilebilir. (Bkz. Tablo 1)

 

TÜİK’ten yapılan açıklamaya göre, 2007 yılında, üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH 843,178 milyon TL’dir. 2009 yılı itibariyle bu meblağ 952,559 milyon TL, 2011 yılında 1,297,713 milyon TL, 2012’de 1,416,798 milyon TL, 2013’te 1,565,181 TL olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılı ilk dokuz ayı GSYH meblağı ise 1,296,774 milyon TL’ye yükselmiştir.

 

Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla Dolar cinsinden GSYH; 2007 yılında 658,786 milyon, 2009’da 616,703 milyon, 2011’de 773,980 milyon, 2012’de 786,283 milyon, 2013’te 821,937 milyon olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılı ilk dokuz ayı meblağı ise 600,039 milyon Dolar’dır. (Bkz. Tablo 1)

 

Bazı iktisadî faaliyet kollarında 1998 bazlı fiyatlarla 2014 yılı ilk dokuz ayında 2013 yılı aynı dönemine göre GSYH gelişme hızları şöyledir: Tarım-ormancılık ve balıkçılık %-3.0; Madencilik ve taş ocakçılığı %6.5; İmalât sanayii %3.5; İnşaat %2.9; Toptan ve perakende ticaret %1.4; Konaklama ve yiyecek hizmetleri %3.0; Ulaştırma ve depolama %3.0; Finans ve sigorta faaliyetleri %8.7; Gayrimenkul faaliyetleri %2.2; Eğitim %5.0; İnsan sağlığı ve sosyal hizmetler %4.9.

 

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne göre 31 Aralık 2013 itibarıyla Türkiye nüfusu 76,667,864 kişiden oluşmaktadır. Nüfusun %50.2’sini (38,473,360 kişi) erkekler, %49.8’sini (38,194,504 kişi) ise kadınlar oluşturmaktadır. Yıllık nüfus artış hızı 2012’de %012 iken, 2013’te %013.7’ye yükselmiştir.

 

Kişi başına GSYH (KBGSYH) gelişmeleri şöyledir: Cari fiyatlarla KBGSYH; 2007’de 9.234 $ iken, 2009’da 8,578 $’a gerilemiştir. 2010 yılında tekrar yükselişe geçen gelir 10.079 $’a, 2012’de 10,469 $’a yükselmiştir. 2013 meblağı da benzer trendi izleyerek 10,782 $ olarak gerçekleşmiştir.

 

Görünen o ki tüm dünyada olduğu gibi Türkiye de bir büyüme sorunu ile karşı karşıyadır. Daha düne kadar, evvelki dönemlere kıyasla mevcut kişi başına düşen GSYİH meblağıyla “orta gelir tuzağından” çıkabilme ümidinde olan Türkiye’nin tekrar aynı sarmala hem de derin biçimde girdiği ortaya çıkmaktadır. Bunda yine tüm dünya ekonomilerinde yaşanan üretim ve buna bağlı tüketim düşüklüklerinin rol oynadığı ifade edilebilir. Aslında, gelişen ve gelişmiş ülke büyüme oranları dikkate alındığında Türkiye’nin çok kötü seviyede olduğu söylenemez, fakat mevcut konjonktürde temkinli ve tedbirli olma gereği açıktır.

 

 

1-b) Sanayi

İmalât sanayiindeki üretim değişim oranları, alt sektörler itibariyle Tablo 2’de yer almaktadır.

 

Tablo 2: Üretim Artışı (Mevsim etkilerinden arındırılmış) (Ekim)

İKTİSADÎ FAALİYET KOLLARI

Üretim Endeksi

(2010=100)

Değişim

(%)

 

2013

2014

2014/2013

TOPLAM SANAYİ

121.8

124.7

2.4

   Madencilik ve Taş Ocakçılığı Sektörü

110.0

117.2

6.6

   İmalât Sanayii Sektörü

124.5

127.0

2.0

   Elektrik, Gaz, Buhar ve İklimlendirme Üretimi ve Dağıtımı

109.8

112.9

2.9

Kaynak: TÜİK

 

2010=100 temel yıllı sanayi endeksine göre, 2013 yılı ile kıyaslandığında, 2014 Ekim’inde sanayi üretiminde az da olsa artış olduğu görülmektedir. 2014 Ekim’inde tüm alt sektörlerde üretim artışı meydana gelmiştir. (Bkz. Tablo 2)

 

Tablo 3: Kapasite Kullanım Oranları (Mevsim etkilerinden arındırılmış) (%)

 

2012

2013

2014

Ocak

75.8

73.6

74.9

Şubat

74.8

73.8

74.7

Mart

75.0

74.2

74.5

Nisan

75.0

74.0

74.8

Mayıs

74.3

74.5

74.2

Haziran

73.7

74.6

74.6

Temmuz

74.0

74.7

74.2

Ağustos

73.6

74.9

74.1

Eylül

73.7

75.1

74.1

Ekim

73.9

75.5

74.1

Kasım

73.4

75.0

74.0

Aralık

73.6

75.8

74.4

Kaynak: TCMB

 

2014 yılında aylar itibariyle kapasite kullanım oranlarında (KKO), 2013 ile kıyaslandığında, Mayıs ayı itibariyle düşüşler meydana geldiği görülmektedir. 2013 yılı ortalama KKO %74.6 seviyesinde iken 2014’te bu oran %74.4 olarak gerçekleşmiştir. (Bkz. Tablo 3)

 

Tablo 4: Tam Kapasite ile Çalışamama Sebepleri (%) (Ekim)

 

2013

2014

Kısıtlayan Faktör Yoktur

46.6

45.4

Talep Yetersizliği

19.8

21.2

İş gücü Yetersizliği

9.6

9.5

Ham madde-Ekipman Yetersizliği

10.2

9.8

Malî İmkânsızlıklar

8.9

8.5

Diğer

4.9

5.6

Kaynak: TCMB

 

Merkez Bankası, İktisadî Yönelim Anketi (İYA) ve Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) verilerine göre 2014 yılı Ekim ayında; tam kapasite ile çalışamamaya ilişkin ilk sırada belirtilen sebep, ‘talep yetersizliği’dir. Ardından, ‘ham madde-ekipman yetersizliği’ belirtilmiştir. Kısıtlayıcı herhangi bir faktörün olmadığını belirtenlerin sayısı, 2013 Ekim’ine göre çok az da olsa düşmekle beraber hâlen yüksek olup oran %45.4’tür. (Bkz. Tablo 4)

 

Tablo 5: Kurulan/Kapanan Şirket, Kooperatif ve İşletme (Ocak-Kasım)

 

2013

2014

Değişim (%)

Açılan şirket, kooperatif ve gerçek kişi ticarî işletme

97,962

115,590

17.99

Tasfiyedeki şirket ve kooperatif

17,959

13,634

-24.08

Kapanan şirket, kooperatif ve gerçek kişi ticarî işletme

32,656

32,252

-1.23

Kaynak: TOBB

 

2013 Ocak-Kasım dönemine göre 2014 yılında yeni şirket, kooperatif ve gerçek kişi ticarî işletme açılışlarında belirgin bir artış meydana gelmiş olup oran %18 civarındadır. Buna karşılık; kapanan şirket, kooperatif ve gerçek kişi ticarî işletme sayısında meydana gelen azalma %1 civarındadır. Öte yandan, tasfiyedeki şirket ve kooperatif sayısı da önemli ölçüde azalmıştır. (Bkz. Tablo 5)

 

 

1-c) İstihdam

TÜİK Hane Halkı İş Gücü Anketi sonuçlarına göre, 2013 ve 2014 Eylül döneminde (Ağustos-Eylül-Ekim) temel işgücü verileri Tablo 6’da yer almaktadır.

 

Tablo 6: Temel İşgücü Verileri (Mevsim etkilerinden arındırılmış) (000 kişi) (Eylül)

 

2013

2014

İŞ GÜCÜ DURUMU

27,247

29,013

   İstihdam Edilen

24,687

25,916

   İşsiz

2,560

3,097

 

 

 

İŞ GÜCÜNE KATILMA ORANI (%)

48.5

50.7

 

 

 

İSTİHDAM ORANI (%)

43.9

45.3

İŞSİZLİK ORANI (%)

9.4

10.7

   Tarım Dışı İşsizlik Oranı (%)

11.3

12.8

   Genç Nüfusta (15-24 yaş) İşsizlik Oranı (%)

17.9

19.2

Kaynak: TÜİK

 

2013 Eylül döneminde istihdam edilen kişi sayısı 24,687,000 iken, 2014’ün aynı döneminde bu sayı 25,916,000 kişi olarak gerçekleşmiştir. 2013 yılına göre 2014 yılında istihdam edilen kişi sayısındaki artış 1,229,000’dir. 2014 Eylül döneminde işsiz sayısı ise 3,097,000 olup 2013 yılının aynı dönemine göre meydana gelen artış 537,000 kişidir. 2014 yılında istihdam oranı %45.3, işsizlik oranı ise %10.7’dir. Tarım dışı işsizlik oranı %12.8; 15-24 yaş grubundaki işsizlik oranı ise %19.2’dir. (Bkz. Tablo 6)

 

 

 

2) FİNANSAL KESİM

 

2-a) Fiyatlar

Fiyatlarda meydana gelen değişmeler, Tablo 7’de ve 8’de yer almaktadır.

 

Tablo 7: Fiyatlardaki Gelişmeler (Bir önceki aya göre değişim) (%)

 

ÜFE

 

TÜFE

 

2012

2013

2014

 

2012

2013

2014

Ocak

0.38

-0.18

3.32

 

0.56

1.65

1.98

Şubat

-0.09

-0.13

1.38

 

0.56

0.30

0.43

Mart

0.36

0.81

0.74

 

0.41

0.66

1.13

Nisan

0.08

-0.51

0.09

 

1.52

0.42

1.34

Mayıs

0.53

1.00

-0.52

 

-0.21

0.15

0.40

Haziran

-1.49

1.46

0.06

 

-0.90

0.76

0.31

Temmuz

-0.31

0.99

0.73

 

-0.23

0.31

0.45

Ağustos

0.26

0.04

0.42

 

0.56

-0.10

0.09

Eylül

1.03

0.88

0.85

 

1.03

0.77

0.14

Ekim

0.17

0.69

0.92

 

1.96

1.80

1.90

Kasım

1.66

0.62

-0.97

 

0.38

0.01

0.18

Aralık

-0.12

1.11

-0.76

 

0.38

0.46

-0.44

Kaynak: TÜİK

 

‘Bir önceki aya göre değişim’ açısından, ÜFE’de önceki yıllarda olduğu gibi 2014 yılında da dalgalanmalar meydana gelmiştir. TÜFE’de de benzer durumlar söz konusudur. Bununla beraber, yıl başı değerleriyle kıyaslandığında yıl sonu enflasyon oranları önemli ölçüde düşmüş, hatta negatif olarak gerçekleşmiştir. (Bkz. Tablo 7)

 

Tablo 8: Fiyatlardaki Gelişmeler (Bir önceki yılın aynı ayına göre değişim) (%)

 

ÜFE

 

TÜFE

 

2012

2013

2014

 

2012

2013

2014

Ocak

11.13

1.88

10.72

 

10.61

7.31

7.75

Şubat

9.15

1.84

12.40

 

10.43

7.03

7.89

Mart

8.22

2.30

12.31

 

10.43

7.29

8.39

Nisan

7.65

1.70

12.98

 

11.14

6.13

9.38

Mayıs

8.06

2.17

11.28

 

8.28

6.51

9.66

Haziran

6.44

5.23

9.75

 

8.87

8.30

9.16

Temmuz

6.13

6.61

9.46

 

9.07

8.88

9.32

Ağustos

4.56

6.38

9.88

 

8.88

8.17

9.54

Eylül

4.03

6.23

9.84

 

9.19

7.88

8.86

Ekim

2.57

6.77

10.10

 

7.80

7.71

8.96

Kasım

3.60

5.67

8.36

 

6.37

7.32

9.15

Aralık

2.45

6.97

6.36

 

6.16

7.40

8.17

Kaynak: TÜİK

 

‘Bir önceki yılın aynı ayına göre değişim’ açısından 2014 yıl başı ÜFE değeri %10.72’den başlayarak yıl sonunda tekrar 2013 sonu değerinin altına inmiştir. TÜFE’de ise yıl içinde artışlar meydana gelmiş, yıl sonunda ise nispeten düşerek %8.17 olarak gerçekleşmiştir. Ancak 2014 yıl sonu TÜFE değeri 2013 yıl sonu değerinin üstünde gerçekleşmiştir. (Bkz. Tablo 8)

 

2009 ve 2010 (Nisan hariç) döneminde ÜFE’de tek haneler gerçekleşmiştir. Ancak 2011 boyunca yine çift hanelere geçilmiş olup bunun istisnaları Nisan ve Mayıs aylarıdır. Ocak ayı haricinde 2012 yılı boyunca tek haneli oranlar devam etmiştir. 2013 yılı da benzer nitelik sergilemiştir. 2014 ise tek ve çift haneli enflasyon oranlarının birlikte yaşandığı bir yıl olmuştur. Ama yıl sonu oranı yine tek hanelidir. (Bkz. Tablo 8)

 

TÜFE’de de 2009 ve 2010 (Şubat ve Nisan hariç) yılları, tek hanelerin gerçekleştiği dönemlerdir. Bu durum, Aralık ayı haricinde 2011 boyunca da geçerliliğini korumuştur. 2012’nin ilk dört ayında yine iki haneli enflasyon oranları gerçekleşmiş olmakla beraber, Mayıs itibariyle bu oranlar yerlerini tek hanelere terk etmiştir. Bu eğilim 2013 ve 2014 yılları boyunca da devam etmiştir. (Bkz. Tablo 8)

 

‘Bir önceki yılın aynı ayına göre değişim’ dikkate alınarak 2003, 2004 ve 2005 yıllarında hedef enflasyon oranları realize edilebilmekle beraber, 2006, 2007 ve 2008 yıllarında bunu sağlamak mümkün olmamıştır. 2009 yılı hedef oranı %7.5 olup ÜFE’de Şubat’ta TÜFE’de ise Nisan’da realize edilebilmiştir. Ancak, bu erişim bir başarıdan ziyade iç piyasadaki daralmanın sonucu olarak değerlendirilmektedir. 2010 yılı için tespit edilen hedef oranı %6.5’e ise sadece TÜFE’de ulaşılabilmiştir. 2011 yılı hedef enflasyon oranı %5.5 olarak tespit edilmiştir. Bu orana 2011’in sadece ilk dört ayında TÜFE’de erişilebilmişken Mayıs ayı itibariyle hedeften giderek uzaklaşılmıştır. 2012-2017 dönemi hedef enflasyon oranı ise %5 olup 2012 sonunda ÜFE’de Ağustos ayı itibariyle realize edilmiş olmakla beraber TÜFE’de hiçbir zaman için bu hedefin gerçekleşmesi mümkün olmamıştır.

 

2013 enflasyon hedefi yıl içinde iki defa revize edilmiştir. Bu çerçevede Merkez Bankası, Temmuz raporundaki %6.2 hedefini Orta Vadeli Program'da %6.8'e yükseltmiştir. Buna karşılık, gerçekleşen oranlar bu hedefin de üstündedir. Nitekim, 2013 sonu ÜFE ve TÜFE oranları sırasıyla %6.97 ve 7.40 olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılında da %5’lik hedefe ulaşmak mümkün olmamıştır. Zira, ÜFE’de ve TÜFE’de gerçekleşen oranlar, sırasıyla %6.36 ve 8.17’dir. (Bkz. Tablo 8)

 

 

2-b) Parasal Göstergeler

2013 Aralık ve 2014 Kasım sonları itibariyle parasal göstergeler ve bunlar arasındaki değişim oranları, Tablo 9’da verilmiştir.

 

Tablo 9: Parasal Göstergeler (milyon TL)

 

27 Aralık 2013

28 Kasım 2014

Değişim (%)

Dolaşımdaki Para

67,756

75,463

11.4

Vadesiz TL Mevduat

94,576

97,879

3.5

Vadesiz YP Mevduat

62,999

72,138

14.5

* M1

225,331

245,480

8.9

Vadeli TL Mevduat

460,981

477,423

3.6

Vadeli YP Mevduat

223,740

264,057

18.0

** M2

910,052

986,960

8.5

Repo

5,672

6,846

20.7

B Tipi Likit Fonlar

11,229

12,201

8.7

İhraç Edilen Menkul Kıymetler

24,026

25,589

6.5

*** M3

950,979

1,031,595

8.5

Toplam TL Krediler

763,155

873,225

14.4

Bireysel TL Krediler

330,139

349,266

5.8

Kurumsal TL Krediler

433,016

523,959

21.0

Dolarizasyon (YP/M3)

30.2

32.6

8.1

Kaynak: TCMB

 

2013 sonu itibariyle 67.8 milyar TL olan dolaşımdaki para meblağı, 2014 Kasım sonunda 75.5 milyar TL’ye yükselmiş olup artış oranı %11.4’tür. Vadesiz TL ve yabancı para mevduatlarında meydana gelen artışlar sırasıyla %3.5 ve 14.5’tir. Vadeli TL ve yabancı para mevduatlarındaki artış oranları ise sırasıyla %3.6 ve 18’dir. (Bkz. Tablo 9)

 

2013 sonunda bankalarca verilen toplam kredi meblağı 763 milyar TL civarında idi. Bu meblağ, 2014 Kasım sonunda 873 milyar TL civarına yükselmiş olup artış oranı %14.4’tür. (Bkz. Tablo 9)

 

 

2-c) Finansal Yatırım Araçları

2014 Kasım’ında, seçilmiş finansal yatırım araçlarının yıllık ortalamaları itibariyle reel getirileri Tablo 10’da yer almaktadır.

 

Tablo 10: Seçilmiş Finansal Yatırım Araçlarının Reel Getirileri (Yıllık ortalamalar) (Kasım)

 

REEL GETİRİ (2003=100)

ÜFE (%)

TÜFE (%)

YILLIK

ORTALAMA

Altın (Külçe)

Borsa Endeksi (BIST 100)

Euro

ABD Doları

Mevduat Faizi (Brüt)

Devlet İç Borçlanma Senetleri

-8.53

-14.47

5.82

4.54

-4.78

-2.42

-7.25

-13.27

7.30

6.00

-3.45

-1.06

 

 

 

 

Kaynak: TÜİK

 

2013 Kasım’ında; 2003=100 temel yıllı ÜFE ile indirgendiğinde yıllık ortalamalar itibariyle en yüksek getiri Euro ile elde edilmişken, en fazla zarar Borsa’da gerçekleşmiştir. TÜFE ile indirgendiğinde de durum aynı merkezdedir. (Bkz. Tablo 10)

 

 

2-d) Finansal Kuruluşlar

2014 yılı sonunda Türkiye’de faaliyette bulunan finansal kuruluşlar Tablo 11’de yer almaktadır.

 

Tablo 11: Türkiye’deki Finansal Kuruluşlar (Adet)

KURULUŞ

2012

2013

2014

Kamu Kalkınma ve Yatırım Bankaları

4

4

4

Kamu Mevduat Bankaları

3

3

3

TMSF Bünyesindeki Bankalar

2

2

2

Özel Yatırım Bankaları

5

6

6

Özel Mevduat Bankaları

11

10

10

Türkiye’de Kurulu Yabancı Yatırım Bankaları

4

3

3

Türkiye’de Kurulu Yabancı Mevduat Bankaları

10

12

13

Mevduat Toplama Yetkisine Sahip Yabancı Banka Şubeleri

6

5

6

 

 

 

 

Katılım Bankaları (Özel Finans Kurumları)

4

4

4

 

 

 

 

Türkiye’de Temsilciliği Bulunan Yabancı Banka Sayısı

44

48

48

 

 

 

 

Leasing Kuruluşları

31

32

24

Factoring Kuruluşları

78

76

76

Tüketici Finansman Kuruluşları

13

13

12

Varlık Yönetim Şirketleri

9

11

10

Finansal Holding Kuruluşları

3

3

3

Kaynak: BDDK

 

2014 yılı sonunda toplam yerli-yabancı banka sayısı 41, Katılım bankaları 4, Leasing kuruluşları 24, Factoring kuruluşları ise 76’dır. Tüketici finansman kuruluşlarının sayısı 12, Varlık yönetim şirketleri ise 10 adettir. (Bkz. Tablo 11)

 

 

 

3) KAMU MALİYESİ KESİMİ

 

3-a) Bütçe Gelişmeleri

2013-14 yılları Ocak-Ekim dönemi bütçe gelişmeleri Tablo 12’de yer almaktadır.

 

Tablo 12: Bütçe ile İlgili Gelişmeler (000 TL) (%) (Ocak-Ekim)

 

2013

2014

ARTIŞ

(14/13) (%)

GELİRLER

320,064,447

347,679,109

8.6

   Genel Bütçe Gelirleri

309,707,394

334,218,570

7.9

       Vergi Gelirleri

266,284,840

286,575,420

7.6

       Teşebbüs ve Mülkiyet Gelirleri

12,299,676

14,422,138

17.3

       Alınan Bağışlar ve Yardımlar

1,530,130

1,890,227

23.5

       Faizler, Paylar ve Cezalar

19,738,660

23,631,440

19.7

       Sermaye Gelirleri

9,670,710

6,879,858

-28.9

       Alacaklardan Tahsilat

183,378

819,487

346.9

   Özel Bütçeli İdare Gelirleri

8,034,203

10,679,503

32.9

   Düzenleme ve Denetleme Kurum Gelirleri

2,322,850

2,781,036

19.7

 

 

 

 

HARCAMALAR

327,728,372

362,619,631

10.6

   Faiz Hariç Harcamalar

281,481,341

317,346,735

12.7

       Personel Giderleri

81,757,088

93,908,970

14.9

       Sos. Güv. Kur. Devlet Primleri

13,406,576

15,666,820

16.9

       Mal ve Hizmet Alımları

24,312,287

27,915,092

14.8

       Cari Transferler

122,968,992

135,657,401

10.3

       Sermaye Giderleri

26,877,276

30,920,901

15.0

       Sermaye Transferleri

4,887,548

4,711,245

-3.6

       Borç Verme

7,271,574

8,566,306

17.8

   Faiz Harcamaları

46,247,031

45,272,896

-2.1

 

 

 

 

BÜTÇE DENGESİ

-7,663,925

-14,940,522

94.9

 

 

 

 

Faiz Dışı Denge

38,583,106

30,332,374

-21.4

Kaynak: MB

 

2014 yılı Ocak-Ekim döneminde elde edilen gelir meblağı 347,679 milyon TL’dir. 2013’in aynı dönemine göre artış meydana gelmiş olup oran %8.6’dır. Aynı dönemdeki harcama meblağı 362,620 milyon TL olup 2013’e göre artış oranı %10.6’dır. (Bkz. Tablo 12)

 

2014 yılı Ocak-Ekim döneminde faiz harcamaları meblağı 45,273 milyon TL olup 2013’ün aynı dönemine göre %2.1 oranında azalmıştır. Faiz dışı dengede ise önceki döneme göre belirgin bir azalış meydana gelmiştir. Nitekim, 2013 yılı Ocak-Ekim döneminde 38,583 milyon TL olan faiz dışı fazla, 2014’ün aynı döneminde 30,332 milyon TL’ye düşmüştür ve azalış oranı %21.4 civarındadır. (Bkz. Tablo 12)

 

Öte yandan, bütçe dengesinde lehte gelişmeler meydana gelmiştir. Nitekim, 2013 yılı Ocak-Ekim döneminde 7,664 milyon TL olan bütçe açığı, 2014’ün aynı döneminde yüksek bir artışla 14,940 milyon TL’ye çıkmıştır. Meydana gelen artış oranı %95 civarındadır. (Bkz. Tablo 12)

 

 

3-b) Borç Verileri

İç ve dış borçlara ilişkin bilgiler Tablo 13-16’da yer almaktadır.

 

Tablo 13: İç Borç Stoku (milyon TL)

 

2012

2013

2014 (Ocak-Kasım)

MEBLAĞ

386,542

403,007

413,558

VADE (ay)

33.6

46.9

56.1

Kaynak: HM

 

2014 yılı Ocak-Kasım döneminde toplam iç borç stoku 413,558 milyon TL’dir. 2013 yılı sonuna göre meydana gelen artış 10,551 milyon TL’dir. Borç stokunun ortalama vadesinde ise artış meydana gelmiştir. 2013 sonunda 46.9 ay olan borç stokunun ortalama vadesi, 2014 Kasım’ında 56.1 aya çıkmıştır. (Bkz. Tablo 13)

 

Tablo 14: Brüt Dış Borç Stoku (milyon $, %)

 

2012

2013

2014 (Ocak-Eylül)

TOPLAM

339,041

389,540

396,800

 *Kısa Vadeli

100,226

130,489

131,863

 *Uzun Vadeli

238,815

259,051

264,937

Borç stoku / GSYH

43.1

47.4

49.6

Kaynak: HM

 

2013 yılı sonunda 389,540 milyon Dolar olan dış borç stoku, 2014 Ocak-Eylül döneminde 396,800 milyon Dolar’a yükselmiştir. Vadeler açısından dış borçlar temel karakteristiğini sürdürmekte olup ağırlıklı olarak uzun vadelidir. 2014 yılı Ocak-Eylül döneminde uzun vadeli borçların toplam dış borç stokundaki payı %67 civarındadır. (Bkz. Tablo 14)

 

Tablo 15: Dış Borç Döviz Kompozisyonu (%)

DÖVİZ CİNSİ

2012

2013

2014 (Ocak-Ekim)

Dolar

54.4

54.2

56.4

Euro

34.8

35.4

33.0

SDR

0.7

0.4

0.4

Yen

2.5

1.8

1.9

Diğer

7.6

8.2

8.3

Kaynak: HM

 

2014 yılı Ocak-Ekim döneminde dış borcun %56.4’ü ABD Doları cinsindendir. Müteakiben; Euro, Yen, SDR ve diğer para birimleri cinsinden borçlar gelmektedir. (Bkz. Tablo 15)

 

Tablo 16: Merkezî İdare Borç Stoku (Alacaklıya göre) (milyar $)

 

2012

2013

2014 (Ocak-Kasım)

TOPLAM BORÇ STOKU

298.5

274.5

272.4

I) İÇ BORÇ STOKU

216.8

188.8

187.1

 

 

 

 

II) DIŞ BORÇ STOKU

81.7

85.7

85.3

   a) Kredi

30.5

30.0

26.9

       a.1) Uluslararası Kuruluşlar

              (IMF Kredisi)

17.7

(0.9)

18.4

(0)

16.9

(0)

       a.2) Hükûmet Kuruluşları

5.9

5.2

4.8

       a.3) Ticarî Bankalar

6.8

6.4

5.2

   b) Tahvil

51.2

55.6

58.4

Kaynak: HM

 

Hazine Müsteşarlığı verilerine göre, alacaklılar itibariyle merkezî idare toplam borç stoku; 2010 sonunda 306.3 milyar Dolar iken, 2011 yılı sonunda 274.4 milyar Dolar’a gerilemiştir. Söz konusu meblağ, 2012 yılı sonunda 298.5 milyar Dolar’a yükselmişken 2013 sonunda tekrar 274.5 milyar Dolar’a gerilemiştir. 2014 yılı Ocak-Kasım dönemi meblağı ise 272.4 milyar Dolar olarak gerçekleşmiştir. (Bkz. Tablo 16)

 

IMF kredisinde ise öncelikle belirgin azalmalar, ardından da tükeniş söz konusudur. Nitekim 2010 sonunda 5.6 milyar Dolar olan IMF borcu, 2011 sonu itibariyle 4.4 milyar Dolar’a ve 2012 sonunda da 864 milyon Dolar’a gerilemiştir. 2013’te ise IMF borcu sıfırlanmıştır. Bu, borçlanma açısından önemli bir gelişme olarak değerlendirilebilir. (Bkz. Tablo 16)

 

 

 

4) DIŞ İŞLEMLER KESİMİ

 

4-a) Ödemeler Dengesi

Ödemeler dengesi bilgilerine Tablo 17’de yer verilmektedir.

 

Tablo 17: Ödemeler Dengesi (milyon $)

 

2012

2013

2014 (Ocak-Ekim)

I. CARİ İŞLEMLER HESABI

-48,497

-65,034

-45,726

   I.a) Dış Ticaret Hesabı

-65,331

-80,213

-63,844

   I.b) Hizmetler Hesabı

22,562

23,132

25,391

   I.c) Gelir Hesabı

-7,161

-9,350

-8,517

   I.d) Cari Transferler Hesabı

1,433

1,397

1,244

 

 

 

 

II. SERMAYE VE FİNANS HESAPLARI

47,438

62,230

38,592

   II.a) Sermaye Hesabı

-52

-96

-54

   II.b) Finans Hesabı

47,490

62,326

38,646

 

 

 

 

III. NET HATA VE NOKSAN

1,059

2,804

7,134

Kaynak: TCMB

 

Cari işlemler hesabı; 2013 sonunda 65 milyar Dolar civarında açık vermişken, 2014 yılı Ocak-Ekim dönemi açık meblağı 46 milyar Dolar civarındadır. Yıl sonu açık meblağının geçen sene meblağı civarında olacağı belirtilebilir. Esasında 2014 başında beklenti daha yüksek iken özellikle petrol fiyatlarındaki gerilemelerin bunda etkili olduğu ifade edilebilir. (Bkz. Tablo 17)

 

 

4-b) Mal Ticareti

Ana ve alt kalemler itibariyle mal ticareti verileri, Tablo 18’de ve 19’da yer almaktadır.

 

Tablo 18: Dış Ticaret Bileşimi (000 $) (Ocak-Kasım)

 

2013

2014

Değişim (%)

İHRACAT

138,628

144,485

4.2

İTHALÂT

228,522

220,450

-3.5

DIŞ TİCARET DENGESİ

-89,894

-75,965

-15.5

İHRACAT / İTHALÂT (%)

60.7

65.5

 

Kaynak: DTM

 

2014 yılı Ocak-Kasım dönemi ihracatı 144 milyar Dolar, ithalâtı ise 220 milyar Dolar civarındadır. 2013 yılının aynı dönemine göre ihracatta %4.2 oranında artış meydana gelmişken, ithalâtta ise %3.5 oranında azalış gerçekleşmiştir. Dış ticaret açığında da azalış meydana gelmiş olup oran %15.5’tir. 2014 yılı Ocak-Kasım döneminde ihracatın ithalâtı karşılama oranı %65.5’tir. Bu oran, 2013 yılının aynı dönemine göre 4.8 puan artış sergilemiştir. (Bkz. Tablo 18)

 

Tablo 19: Geniş Ekonomik Grupların Sınıflamasına (GEGS) Göre Dış Ticaret Bileşimi (milyon $) (Ocak-Kasım)

 

2013

2014

Değişim (%)

İHRACAT

 

 

 

  Sermaye (Yatırım) Malları

14,112,986

14,650,302

3.8

  Ara (Ham madde) Mallar

68,629,428

69,430,200

1.2

  Tüketim Malları

55,308,721

59,392,055

7.4

  Diğer

576,644

1,012,737

75.6

 

 

 

 

İTHALÂT

 

 

 

  Sermaye (Yatırım) Malları

32,972,729

32,183,292

-2.4

  Ara (Ham madde) Mallar

167,325,857

161,712,571

-3.4

  Tüketim Malları

27,603,515

26,151,044

-5.3

  Diğer

620,119

403,505

-34.9

Kaynak: DTM

 

2014 yılı Ocak-Kasım döneminde mal sınıflamasına göre dış ticaret bileşimi açısından ihracat alt kalemleri, sırasıyla şöyledir: ham madde, tüketim, yatırım ve diğer mallar. Burada dikkati çeken husus şudur: geleneksel olarak ihracat kalemleri arasında ilk sırayı tüketim malları alırken, 2006 yılı itibariyle bu yapıda bir değişiklik meydana gelmiş olup ilk sırayı ham maddeler almıştır. Aynı dönemde, ithalât alt kalemleri ise karakteristik yapısını sürdürmüş olup sırasıyla şöyledir: ham madde, yatırım, tüketim ve diğer mallar. (Bkz. Tablo 19)

 

2014 yılı Ocak-Kasım döneminde ülke gruplarına göre incelendiğinde, ihracatın %43.8’inin AB ülkelerine; kalan kısmının diğer ülkelere yapıldığı ortaya çıkmaktadır. Bu oran 2013’ün aynı döneminde %41.7 olup 2014’te %5 civarında bir artış meydana gelmiştir. 2014 yılı Ocak-Kasım döneminde ithalâtın %36.6’si AB ülkelerinden; kalan kısmı diğer ülkelerden gerçekleştirilmiştir. Bu oran 2013’ün aynı döneminde de %36.6 idi. Buradan anlaşıldığı üzere, Türkiye’nin başlıca ticaret ortağı sayılan AB ülkeleri ile ihracat hacminde global kriz dolayısıyla 2012 yılında beliren yavaşlama ve gerileme sinyalleri, 2014’te yerini nispî bir canlılığa bırakmıştır.

 

 

4-c) Hizmet Ticareti

Alt faaliyet dalları itibariyle hizmet ticareti verileri Tablo 20’de yer almaktadır.

 

Tablo 20: Hizmet Ticareti Gelişmeleri (milyon $)

 

2012

2013

2014 (Ocak-Ekim)

HİZMETLER DENGESİ

22,562

23,132

25,391

   a) Ulaştırma

3,611

3,277

3,945

   b) Turizm

21,251

23,180

24,741

   c) İnşaat

1,029

674

950

   d) Sigorta

-425

-739

-526

   e) Finans

-642

-555

-927

   f) Diğer Ticarî

-1,618

-1,952

-2,070

   g) Resmî

-965

-888

-1,382

   h) Diğer

321

135

660

Kaynak: TCMB

 

2014 yılı Ocak-Ekim döneminde Türkiye’nin net gelir sağlayan başlıca hizmet alt sektörleri, sırasıyla; turizm, ulaştırma ve inşaattır. Söz konusu dönem itibariyle Türkiye’nin hizmet ticareti net geliri 25,4 milyar Dolar civarındadır. 2013’ün aynı dönemine göre bu meblağda %10 civarında artış meydana gelmiştir. (Bkz. Tablo 20)

 

TÜİK istatistiklerine göre, 2014 yılı üçüncü çeyreğinde (Temmuz-Eylül) Türkiye’yi ziyaret eden kişi (yabancı turist+yurtdışı ikametli vatandaş) sayısı 17,084,013’tür. Yurt dışını ziyaret eden Türkiyeli turist sayısı ise 2,283,278’dir. Giriş yapan yabancı ziyaretçilerin ülkeleri itibariyle başlıcaları şöyledir: Almanya, Rusya Federasyonu, İngiltere, Gürcistan, Bulgaristan, İran.

 

2014 yılı üçüncü çeyreğinde (Temmuz-Eylül) toplam turizm geliri (yabancı turist+yurtdışı ikametli vatandaş) 12,854,373 $’dır. Aynı yılın turizm gideri (Türkiyeli turist) ise 1,178,170 $ olarak gerçekleşmiştir.

 

 

Dr. Mehmet Behzat Ekinci

MAÜ, İİBF, İktisat Bölümü Öğretim Üyesi

TOBB/TEPAV, Mardin İli ve İlçeleri Oda/Borsa Akademik Danışmanı

http://iktisat.artuklu.edu.tr/akademik-kadro/

http://www.akademiktisat.net

mbekinci(at)akademiktisat.net

 

 

Kaynaklar

TÜİK, Kalkınma Bakanlığı, HM, DTM, TCMB, TOBB; MB, BDDK, Turkish Bank.

 

 

 

Sayfa başı