DOĞU KARADENİZ
BÖLGESİNDE İHRACATÇI FİRMALARIN İHRACAT TEŞVİKLERİNDEN YARARLANMA DÜZEYİ
ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA
İÇİNDEKİLER:
ÖZET
ABSTRACT
1. GİRİŞ
2. TÜRKİYE’DE UYGULANAN İHRACAT TEŞVİKLERİ
3. ARAŞTIRMANIN AMACI VE YÖNTEMİ
4. ARAŞTIRMA BULGULARI
4.1 İşletmelerin İhracat Teşviklerinden Yararlanma Düzeyleri
4.2 İşletmelerin Yararlandığı İhracat Teşvik Türleri
4.3 İşletmelerin Yararlandığı İhracat Teşvik Tutarının
Toplam İhracat Tutarı İçindeki Payı
4.4 İhracat Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Personel
Sayıları
4.5 İhracat Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Yıllık
Ciroları
4.6 İhracat Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Faaliyet
Alanları
4.7 İhracat Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Faaliyet
Gösterdiği Sektörler
4.8 İhracat Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin İhracat
Yaptıkları Ülke Sayısı
4.9 İhracat Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin İhracat
Tecrübesi
4.10 İhracat Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin
Yeterlilik Algılamaları
4.11 İhracat Teşviklerinden Yararlanmayan İşletmelerin
İhracat Teşvikleri Hakkındaki Bilgisi
SONUÇ VE ÖNERİLER
ÖZET
Bu
çalışmanın amacı, Türkiye’de uygulanan ihracat teşviklerinin etkinliği ile Doğu
Karadeniz Bölgesinde faaliyet gösteren ihracatçı işletmelerin ihracat
teşviklerini hangi düzeyde kullandığını, işletmelerin organizasyon ve yönetim
özellikleri ile ihracat teşviklerinden yararlanma derecesi arasındaki ilişkiyi
belirlemektir. Araştırma sonucunda, Doğu Karadeniz Bölgesinde faaliyet gösteren
ihracatçı veya ihracatçı/imalatçı işletmelerin, uygulanan ihracat teşviklerini
çok düşük düzeyde kullandıkları ve ihracat teşvik türlerinden yalnızca tarımsal
ürünlerde ihracat iadeleri, Türk Eximbank uygulamaları, dahilde ve hariçte
işleme rejimleri ve vergi resim harç istisnasını kullandıkları belirlenmiştir.
Ayrıca ihracat teşviklerinden yararlanan işletmelerin büyük bir kısmının
uygulanmakta olan ihracat teşviklerini yetersiz buldukları, ihracat
teşviklerinden yararlanmayan işletmelerin teşviklerin varlığından haberdar
oldukları halde yararlanmadıkları tespit edilmiştir.
Anahtar kelimeler:
İhracat teşvikleri, ihracat, bölgesel kalkınma, Doğu
Karadeniz bölgesi
A STUDY ON THE EFFECTIVENESS
OF EXPORT INCENTIVES ON THE EXPORTING FIRMS IN THE EAST BLACK SEA REGION
ABSTRACT
The aim of
this study is to analyze the efficiency of export incentives and to determine
the level of usage of export incentives by the firms in the black sea region,
and to measure the relationship between the firms’ characteristics regarding
their organization and management structure and usage level of export
incentives. This study concludes that the level of usage of export incentives
by export and export/manufacturer is quite low, and these firms are mostly
utilize the tax subsidize in agricultural exports, Turk Eximbank credits,
inward and outward processing regimes, tax and fees exceptions in the black sea
region. Additionally, this study points out that firms recognize that export
incentives are not enough. Therefore, they don’t have satisfactory incentives
to apply for incentives by firms.
Key words:
Export incentives, export, regional development, East Black
Sea region
1. GİRİŞ
Kalkınma
çabası içindeki ülkelerde gelişmenin gerçekleştirilebilmesinde ihracatın
teşviki özel bir önem arz eder (COUGHLIN, 1987, s.448). Şöyle ki; kalkınma
çabası içindeki gelişmekte olan ülkelerde ihracatın temel mallarını, geleneksel
tarım ürünleri oluşturmaktadır ki, bunların ihracatının çeşitli nedenlerden
dolayı artırılamaması, ödemeler dengesini bozabilmektedir. Bu yüzden ihracatın
çeşit ve miktar olarak artırılması önemini korumaktadır.
Artırma
isteği tek başına yeterli olmayıp, bu mallara uluslararası pazarlarda rekabet
gücünün de kazandırılması da gerekmektedir. Örneğin; dünya fiyatlarından daha
yüksek fiyatlarla mal ihracatı elbette ki düşünülemez. Bu nedenle, ülkeler
mallarını, dış pazarda rekabet gücü kazandırmak amacıyla ülke içindeki
fiyatlardan daha düşük fiyatla satmak isterler, bu da ülke içi fiyatları dış
piyasalardan yüksek kılan nedenlerin ortadan kaldırılmasını gerektirir.
Türkiye’de
planlı dönemde ve özellikle de dışa açık büyüme modelinin benimsendiği 1980
sonrası dönemde, ihracatın teşvik edilebilmesi amacıyla, ihracata nakdi ödeme
yapılması veya ihracatçıların kamu kurumları nezdindeki harcamalarının devlet
tarafından karşılanmasını öngören değişik sistemler uygulanmış, alınan radikal
kararlar ve ihracat teşviklerinin etkinliği sayesinde, 1980 yılında yaklaşık 3
milyon dolar civarında olan ihracat tutarı 2004 yılında 63 milyar dolar
seviyesine ulaşmıştır.
Ancak,
Uruguay Round Nihai Senedi çerçevesinde imzalanan ve Türkiye’nin de taraf
olduğu DTÖ’nün “Sübvansiyonlar ve Telafi Edici Önlemler Anlaşması” uyarınca
ihracata yönelik sübvansiyon verilmesinin yasaklanmış olması ve Türkiye ile AB
arasındaki gümrük birliği’nin kurulmasına ilişkin 6 Mart 1995 tarih ve 1/95
sayılı Ortaklık Konseyi Kararında belirtilen yükümlülükler nedeniyle, ihracatın
gerçekleştirilmesini müteakip yapılan direkt parasal ödeme şeklindeki “ihracat
performansına dayalı sübvansiyonlar” 1994 yılı sonunda yürürlükten
kaldırılmıştır (KOZANOĞLU-TEKÇE, 2003, s.1).
Diğer
taraftan, gerek 1996-2000 yıllarını kapsayan Yedinci Beş Yıllık Kalkınma
Planında ve gerekse 2001-2005 yıllarını kapsayan Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma
Planında, ihracat artışına süreklilik kazandırılabilmesi için, uluslararası
yükümlülüklere aykırı olmayan Ar-Ge, çevre koruma, bölgesel kalkınma amaçlı
sübvansiyonların etkin bir şekilde kullanımının sağlanacağı, ayrıca, tanıtıma
yönelik faaliyetler ile “Türk” markasının uluslararası kullanımının teşvikine
önem verileceği ifade edilmektedir.
2. TÜRKİYE’DE UYGULANAN İHRACAT TEŞVİKLERİ
Günümüzde
Türkiye’de uygulanmakta olan ihracat teşvikleri; devlet yardımları, dahilde ve
hariçte işleme rejimleri, Türk Eximbank tarafından sağlanan kredi, sigorta ve
garanti programları, ihracat, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz
kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerde vergi, resim ve harç istisnası ile
ihracatta KDV istisnasıdır.
İhracata
yönelik devlet yardımları; ihracatın teşvik edilmesi, ihraç pazarlarının
geliştirilmesi ve dünya ihracatındaki payının artırılması ve uluslararası
piyasalara açılan firmaların rekabet güçlerinin artırılması açısından önem
taşımaktadır. Kalkınma Planlarında yer alan hedefler çerçevesinde ve Bakanlar
Kurulu’nun 27.12.1994 tarih ve 94/6401 sayılı Kararı’nın 4’üncü maddesinin
verdiği yetkiye dayanılarak Devlet Yardımları yürürlüğe konulmuştur. Söz konusu
yardımlara ilişkin Tebliğler, Türkiye’nin taraf olduğu yukarıda belirtilen iki
önemli anlaşmanın öngördüğü kurallara uygun olarak yürütülmekte ve günün
koşullarına göre revize edilmektedir.
İhracata
yönelik devlet yardımlarının temel amacı, KOBİ niteliğindeki firmalar başta
olmak üzere, ihracatçı firmaların ihracata yönelik faaliyetlerini gerek üretim
gerekse pazarlama aşamalarında destekleyerek, uluslararası pazarlarda
karşılaştıkları sorunların giderilmesine yardımcı olmak ve rekabet gücü
kazanmalarına olanak sağlamaktır (YAKAL, 2002, s.24). Günümüzde, yukarıda
belirtilen karar kapsamında uygulanan 10 adet devlet yardımı söz konusudur.
Bunlar;
a) Ar-Ge Yardımı: Bu destek kapsamında, sektör ve
büyüklüğüne bakılmaksızın katma değer oluşturan tüm kuruluşlar ile yazılım
geliştirmeye yönelik kuruluşların sadece Ar-Ge Projeleri kapsamında izlenip
değerlendirilebilen giderlerinin belirli bir oranı karşılanmakta veya bu
projelere % 50 oranında sermaye desteği sağlanmaktadır (Ar-Ge Yardımına İlişkin
Tebliğ, Sayı:98/10, Madde:1).
b) Eğitim Yardımı: Bu destek ile; KOBİ’ler ile Sektörel Dış
Ticaret Şirketleri ve Sektörel Dış Ticaret Şirketleri’nin ortağı bulunan
şirketlerin (KOBİ tanımını haiz) münhasıran dış ticaret ile ilgili eğitim
ihtiyaçlarının karşılanması suretiyle uluslararası ticarete yönlendirilmeleri
bağlamında, elemanlarının uluslararası pazarlama ve ihracat işlemleri ile
ihracatta pazar bulma konusundaki niteliklerinin artırılarak dünya pazarlarına
hızla açılmaları amaçlanmıştır (Eğitim Yardımı Hakkında Tebliğ, Sayı: 2000/2,
Madde:1).
c) İstihdam Yardımı: Sektörel Dış Ticaret Şirketi statüsünü
haiz şirketlerin münhasıran dış ticarete ilişkin işlemlerini yürütmek üzere
konusunda tecrübeli ve yüksek öğrenimli yönetici ve eleman istihdamının
sağlanmasıdır (İstihdam Yardımı Hakkında Tebliğ, Sayı: 2000/1, Madde:1)
d) Pazar Araştırması Yardımı: Yeni ihraç pazarları
oluşturmak ve geleneksel pazarlarda pazar payının artırılabilmesini teminen,
KOBİ’ler, Sektörel Dış Ticaret Şirketleri ve Üretici Derneklerinin pazar
araştırması projeleri ile KOBİ’ler arası işbirliği faaliyetlerinin
desteklenmesidir (Pazar Araştırma Desteği Hakkında Tebliğ, Sayı: 97/6 - 98/12,
Madde: 5 – 8).
e) Uluslararası Nitelikteki Yurt İçi İhtisas Fuarlarının
Desteklenmesi: Bu destek ile, Türkiye'de uluslararası nitelikte ihtisas
fuarları düzenleyen ve Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından belirlenecek
kriterlere uygun yerli organizatörlerin fuar öncesinde ve fuar süresince
gerçekleştirecekleri tanıtım ve promosyon faaliyetlerine ilişkin giderlerin
belli bir oranının desteklenmesi amaçlanmaktadır (Uluslararası Nitelikteki Yurt
İçi İhtisas Fuarlarının Desteklenmesine İlişkin Tebliğ, Sayı:95/7, Madde:2).
f) Yurt Dışında Düzenlenen Fuar ve Sergilere Milli Düzeyde
veya Bireysel Katılımın Desteklenmesi: Bu destek ile, yurt dışında
gerçekleştirilen ticarî nitelikli, Türk İhraç Ürünleri Fuarları, Sektörel Türk
İhraç Ürünleri Fuarları ve Milli Katılım organizasyonlarına firmaların iştiraki
ile uluslararası sektörel nitelikli fuarlara bireysel katılımlarının sağlanması
suretiyle ihracatın desteklenmesi amaçlanmaktadır (Yurt Dışı Fuar
Katılımlarının Desteklenmesine İlişkin Tebliğ, Sayı:2004/6, Madde:1).
g) Çevre Maliyetlerinin Desteklenmesi: Bu destek ile; ihraç
ürünlerinin uluslararası pazarlarda karşılaştıkları çevre, kalite ve insan
sağlığına yönelik teknik mevzuata uyulması amacıyla kalite güvence sistemleri
(ISO 9000 serisi) ve çevre yönetim sistemi belgeleri (ISO 14000 serisi) ile CE
işaretinin alınması halinde KOBİ’lere devlet desteği sağlanması amaçlanmaktadır
(Çevre Maliyetlerinin Desteklenmesi Tebliği, Sayı: 97/5 – 98/13, Madde: 1).
h) Yurt Dışında Ofis-Mağaza Açma, İşletme ve Marka Tanıtım
Faaliyetlerinin Desteklenmesi: Bu destek ile; Türkiye’de ticarî ve sınaî
faaliyette bulunan şirketlerin pazar potansiyellerini realize ederek pazar
paylarını artırması ile ürünlerin geniş çaplı ve uzun süreli tanıtımının
yapılmasını teminen yurt dışında mal ticaretine yönelik faaliyette bulunacak
şirket kurmaları, depo ve mağaza açmaları ve işletmelerinden doğacak bir kısım
giderlerin uluslararası kurallara göre devlet tarafından karşılanması
amaçlanmaktadır (Yurt Dışında Ofis-Mağaza Açma,İşletme ve Marka Tanıtım Faaliyetlerinin
Desteklenmesi Hakkında Tebliğ, Sayı: 97/9-98/14, Madde:1).
ı) Türk Ürünlerinin Yurt Dışında Markalaşması, Tanıtım ve
Tutundurması ile Türk Malı İmajının Yerleştirilmesine Yönelik Faaliyetlerin
Desteklenmesi: Bu destek ile, İhracatçı Birlikleri, Üretici Dernekleri, Üretici
Birlikleri, Türkiye’de ticarî ve/veya sınaî faaliyette bulunan şirketler ile
Türk moda tasarımcılarının yurtdışı pazarlarda ürünlerinin markalaşması
amacıyla gerçekleştirecekleri faaliyetlere ilişkin giderleri ile Turquality
mağazalarının kurulması ve işletilmesiyle ilgili harcamaların uluslararası
kurallara göre desteklenmesi amaçlanmaktadır (Türk Ürünlerinin Yurtdışında
Markalaşması ve Türk Malı İmajının Yerleştirilmesine Yönelik Faaliyetlerin
Desteklenmesi Hakkında Tebliğ, Sayı: 2003/3, Madde: 1).
i) Tarımsal Ürünlerde İhracat İadesi Yardımları: DTÖ Tarım
Anlaşmasına ilişkin yükümlülüklere uygun olacak şekilde, tarımsal ürünlerin
uluslararası piyasalarda rekabet gücünün ve ihracat potansiyelinin artırılması
amacıyla hazırlanmıştır (Tarımsal Ürünlerde İhracat İadesi Yardımlarına İlişkin
Tebliğ, Sayı: 2005/1, Madde:1).
j) Dahilde İşleme Rejimi
Dahilde
İşleme Rejimi, bir taraftan 1 Ocak 1996 tarihinden itibaren Avrupa Birliği ile
aramızda oluşturulan Gümrük Birliği çerçevesinde AB gümrük koduna uyumu
sağlamakla birlikte, esas itibariyle 24 Ocak Kararlarından bu yana devam eden
geleneğin AB mevzuatına uyumlu hale getirilmiş halidir (Dış Ticaret Dergisi,
2002, s. 42).
Dahilde
İşleme Rejiminin amacı, dünya piyasa fiyatlarından ham madde temin etmek
suretiyle ihracatı artırmak, ihraç ürünlerine uluslararası piyasalarda rekabet
gücü kazandırmak, ihraç pazarlarını geliştirmek ve ihraç ürünlerini
çeşitlendirmek olarak düzenlenmiştir.
Dahilde
İşleme Rejimi kapsamında yararlanılabilecek destek ve avantajlar şunlardır:
1) Üçüncü ülkelerden yapılan ithalatta Gümrük vergisi, KDV
ve diğer vergilerden
muafiyet,
2) Avrupa Birliği ülkelerinden yapılan ithalatta KDV ve
diğer vergilerden muafiyet,
3) Kabul kredili, mal mukabili (açık hesap) ve vadeli
akreditifli ödeme şekillerine göre
yapılan ithalatlarda Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu
muafiyeti,
4) İhracat taahhüdünü üçüncü ülkelere yapılan ihracatla
yerine getirmek koşulu ile ithalatta kota ve gözetim önlemlerinden muafiyet,
5) Dış ticarette standardizasyon ve teknik düzenlemeler
mevzuatına tabi olmama,
6) İhracat sayılan satış ve teslimler ile ilgili olarak
gümrük vergisi muafiyetli ithalat,
7) Vergi, resim ve harç istisnası, eşdeğer eşya kullanımına
olanak vermesi,
8) Ödenmiş vergilerin geri alınması.
Dahilde
İşleme Rejimi kapsamında sağlanan bu avantajlardan iki ayrı sistem vasıtası ile
yararlanmak mümkündür (Dahilde İşleme Rejimi Tebliği, Sayı:2005/1, Madde:4).
Bunlar; ihracı taahhüt edilen malların ithalatı ile ilgili askıya alma sistemi veya
şartlı muafiyet sistemi ile geri ödeme sistemidir.
Şartlı
muafiyet sistemi; dahilde işleme izin belgesi kapsamında ihracı taahhüt edilen
işlem görmüş ürünün elde edilmesinde kullanılan ve serbest dolaşımda bulunmayan
ham madde, yardımcı madde, yarı ürün, ürün ile değişmemiş eşya, ambalaj ve
işletme malzemesinin, Türkiye Gümrük Bölgesinde (serbest bölgeler hariç)
yerleşik firmalar tarafından, ticaret politikası önlemlerine tabi
tutulmaksızın, vergisi teminata bağlanmak suretiyle bedelli ve/veya bedelsiz
ithal edilmesi ve ihracat taahhüdünün gerçekleşmesini müteakip, alınan
teminatın iade edilmesidir.
Geri ödeme
sistemi; dahilde işleme izin belgesi kapsamında serbest dolaşıma giren ham
madde, yardımcı madde, yarı ürün, ürün ile değişmemiş eşya, ambalaj ve işletme
malzemesinden elde edilen işlem görmüş ürünün ihracı halinde, ithalat esnasında
alınan verginin (işletme malzemesine ilişkin katma değer vergisi ve özel
tüketim vergisi hariç) geri ödenmesidir. Bu kapsamda ithal edilen eşya için
gümrük idaresince, ticaret politikası önlemleri uygulanır ve eşyanın ithali
için öngörülen dış ticarette teknik düzenlemeler ve standardizasyon mevzuatı
dahil diğer işlemlerin tamamlanması şartı aranır.
k) Hariçte İşleme Rejimi
Bu rejim,
serbest dolaşımdaki eşyanın, işlenmek üzere, Türkiye Gümrük Bölgesinden geçici
olarak üçüncü ülkelere (Türkiye Gümrük Bölgesindeki Serbest Bölgeler dahil)
ihraç edilmesi ve işleme faaliyetleri sonucunda elde edilen ürünlerin
muafiyetli olarak tekrar serbest dolaşıma girmesi ile ilgili faaliyetleri
kapsar (Hariçte İşleme Rejimi Tebliği, Sayı: 2000/8, Madde:2).
Hariçte
işleme faaliyeti; serbest dolaşımda bulunan eşyanın, daha ileri safhada
işlenmek, tamir edilmek veya yenilenmek üzere geçici olarak Türkiye Gümrük Bölgesi
dışına veya serbest bölgelere ihraç edilmesi ve bu faaliyetler sonucunda elde
edilen ürünlerin,
1) Üçüncü ülkelerde (serbest bölgeler hariç) işlenmek için
giden eşya ile işlem görmüş eşyanın kıymeti arasındaki farkın Gümrük Mevzuatı
çerçevesinde ithal vergisi alınarak,
2) Garanti kapsamında tamirat amacıyla yurt dışına
gönderilen eşyanın yerine gelen mallar ile, serbest dolaşımdaki eşyanın
Türkiye’deki serbest bölgelerde işlem görmesini müteakip ithaline tam muafiyet
uygulanarak,
3) Türkiye’deki Serbest Bölgelerde üçüncü ülke menşeli
girdiler kullanılarak üretilen ürünlerde ise kullanılan girdilerin Ortak Gümrük
Tarifesi oranında vergisi alınarak,
tekrar serbest dolaşıma girmesi ile ilgili faaliyetlerdir.
Ancak;
- İhracı, ödenmiş ithalat vergilerinin geri verilmesine veya
teminata bağlanmış ithalat vergilerinin kaldırılmasına yol açan,
- İhracından önce, nihai kullanımları nedeniyle tam muafiyet
suretiyle serbest dolaşıma giren ve bu muafiyetin tanınması için gerekli
koşulları taşımaya devam eden,
- İhracı, ihracat vergi iadesini gerektiren veya ihracı
nedeniyle tarım politikası çerçevesinde vergi iadesi dışında bir mali avantaj
sağlanan, serbest dolaşımdaki eşyanın hariçte işlenmesine izin verilmez (DÖLEK,
1999, s.235).
l) İhracat, İhracat Sayılan Satış ve Teslimler ile Döviz
Kazandırıcı Hizmet ve Faaliyetlerde Vergi, Resim ve Harç İstisnası
Bu destek
ile; ihracatçı firmaların maliyetlerinin düşürülmesi suretiyle; ihracatı
artırmayı, ihraç pazarlarını geliştirmeyi ve ihraç ürünlerine uluslararası piyasalarda
rekabet gücü kazandırmayı amaçlanmaktadır (İhracat, İhracat Sayılan Satış ve
Teslimler ile Döviz Kazandırıcı Hizmet ve Faaliyetlerde Vergi, Resim ve Harç
İstisnası Hakkında Tebliğ, Sayı: 2000/1, Madde: 1).
Vergi,
resim ve harç istisnası kapsamında;
1) İhracat,
ihracat sayılan satış ve teslimler, döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetler ile
transit ticaretin finansmanında kullanılmak kaydıyla kredi kuruluşlarınca
kullandırılan her türlü sevk öncesi ve sevk sonrası krediler (Türk Eximbank’ın
fon temini işlemleri, bu banka tarafından aracı bankalar vasıtasıyla
kullandırılan krediler ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından Türk
Eximbank’a açılan kısa vadeli senet reeskont kredileri ile Türk Parası
Kıymetini Koruma hakkındaki mevzuat uyarınca ihracat taahhüdüne bağlı olarak
kullandırılan altın kredileri dahil) ve firmaların sağladıkları ön finansmanlar
ile bunların geri ödenmesi,
2)
İhracatla ilgili işlem yapan bankaların (Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
dahil), özel finans kurumlarının, faktoring şirketlerinin, sigorta
şirketlerinin, noterlerin ve diğer kuruluşların ihracat, ihracat sayılan satış
ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerle ilgili olarak yapmış
oldukları bütün hizmet ve muameleler (Türk Eximbank'ın ihracat kredi sigortası/garantisi
ile ilgili işlemleri dahil) dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam ile olursa
olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar ve kambiyo işlemleri,
3) Dahilde
İşleme Rejimi kapsamında yapılan ithalat ve/veya yurt içi alımlar ile ilgili
işlemler ve bunların amacıyla kullanılan krediler,
d) İhracat karşılığı yapılacak her türlü ödemeler, ihracat,
ihracat sayılan satış ve teslimler, döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetler ile
transit ticaretle ilgili işlemler ve bu işlemler sebebiyle düzenlenen kağıtlar,
4) Banka ve
Sigorta Muameleleri Vergisi, Damga Vergisi, 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince
alınan harçlar ve diğer kanunlarda yer alan vergi, resim ve harçlar ile hal
rüsumundan müstesnadır.
Dahilde
İşleme Rejimi kapsamında yapılan ithalat ve/veya yurt içi alımlar, ihracat
sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerin vergi,
resim ve harç istisnasından yararlandırılabilmesi için Dış Ticaret
Müsteşarlığı’ndan belge alınması zorunludur. Bu çerçevede kullandırılan krediler
ve uygulanan istisnalar belgeye kaydedilir. Bunun dışındaki hususlarda vergi,
resim ve harç istisnası, ilgili kurum ve kuruluşlarca re’sen uygulanır ve
herhangi bir belge ile irtibatlandırılmaz.
m) İhracatta KDV İstisnası
Bilindiği
üzere, katma değer vergisi üretimden tüketime kadar geçen her aşamada
oluşturulan katma değeri kapsayan bir vergidir ve teorisi gereği Türkiye içinde
ticarî, tarımsal ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan her türlü
teslim ve hizmetler verginin konusuna girmektedir (ÖZCAN, 2001, s.1).
Katma değer
vergisi teorisinde yer alan ve uluslararası uygulamada kabul edilen, varış
yerinde vergileme prensibi gereği ihracat kapsamlı teslimlerde katma değer
vergisi uygulanmamaktadır. KDV iadesi ihracatı teşvik araçlarından biri olarak
kabul edilmektedir. İhraç edilen malların üretimi amacıyla, ham madde ve diğer
girdilerin tedariki esnasında ödenmiş olan Katma Değer Vergileri’nden,
imalatçı/ihracatçı ya da ihraç edilen malların imalatını yapan firmalar
üzerinde kalan kısmı, ihracattan sonra ilgili firmalara iade edilmektedir.
Diğer ifadeyle, bu firmalar vergiden istisna edilmektedir. Firmalar, ihracat
dolayısıyla üzerlerinde kalan KDV’yi ihracattan sonra ne kadar erken geri
alabilirler ise, bu kendileri için o kadar yararlı olmaktadır. KDV’de ihracat
istisnasına ilişkin hükümler 3065 sayılı KDV Kanunu’nun 11. ve 12. maddeleriyle
düzenlenmiş bulunmaktadır (GÜNESER, 2000, s.210). KDV Kanunu’nun 11. maddesine
göre aşağıdaki teslimler vergiden müstesnadır (BAĞRIAÇIK-KADRON, 1996, s.11);
1) İhracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile
yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetler
2) Türkiye'de ikamet etmeyen yolcuların satın alarak Türkiye
dışına götürdükleri malların teslimi anında Katma Değer Vergisi tahsil edilir. Ancak
gümrükten malın çıkışı anında fatura veya belgenin ibrazında tahsil edilen
Katma Değer Vergisi iade olunur.
3) İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine
teslim edilen mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez.
Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek
olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur.
n) Türk Eximbank Kredi, Sigorta ve Garanti Programları
Türkiye’de
ticarî banka kredi faizlerinin yüksekliği, ihracatçı işletmeler için maliyeti
arttırıcı bir unsur olarak uluslararası pazarlarda bir dezavantaj teşkil
etmekte, bu durum ise, piyasa koşullarına göre daha uygun olan Eximbank
kredilerinin ihracatın finansmanındaki önemini daha da arttırmaktadır. Türk
Eximbank’ın kurulduğu 1987 yılından bu yana ihracatın finansmanında üstlendiği
rolün özellikle ekonomide yaşanan kriz dönemlerinde artarak devam ettiği
görülmektedir. Ancak, Eximbank'ın kaynaklarının sınırlı olması, bankacılık
sisteminin sağlıklı bir yapıya kavuşturulmadan ihracatçı işletmelerin finansman
zorluklarının tamamen çözüme kavuşamayacağını göstermektedir. Nitekim, 2000
yılının başında uygulanmaya başlanan ekonomik programla beraber ticarî banka
kredilerinin hacminin artması ve faiz oranlarının düşmesi Eximbank’ın ihracatın
finansmanındaki ağır yükünün hafiflemesine ve bu ağır yükün ticarî bankalarca
da paylaşımına katkıda bulunmuştur.
Ancak,
Kasım ve Şubat krizlerinden sonra mali kesimde yaşanan sorunlar, Eximbank'a
yönelik kredi taleplerinin daha önceki kriz dönemlerinde olduğu gibi hızla
artmasını beraberinde getirmiştir. Bu itibarla, Türkiye’de makro ekonomik
istikrarın temini ve mali kesimde yapısal reformların tamamlanması, reel
sektörün, diğer bir ifadeyle, sürdürülebilir bir ihracat artışı için büyük önem
arz etmektedir (DPT Raporu, 2003, s.2).
Eximbank,
ihracatçıları, ihracata yönelik üretim yapan imalatçıları ve yurt dışında
faaliyet gösteren girişimcileri kısa, orta-uzun vadeli nakdi ve gayri nakdi
kredi programları ile desteklemektedir. Ayrıca, vadeli satış işlemlerini teşvik
etmek ve bu yolla ihracat hacmini artırmak, yeni ve hedef pazarlara girilmesini
kolaylaştırmak amacıyla vadeli ihracat alacaklarını iskonto etmektedir
(Eximbank Faaliyet Raporu, 1999, s.11).
Özellikle 1990’lı
yıllarda dünya ekonomisindeki gelişmelere paralel olarak Türkiye’de de 1995
yılından bu yana ihracata yönelik doğrudan parasal teşvikler uygulamadan
kaldırılmıştır. Bunun sonucunda, Türk Eximbank’ın uygulamakta olduğu kredi,
garanti ve sigorta programları ihracatın desteklenmesinde daha da önem
kazanmıştır. Eximbank’ın ihracatı desteklemek için uyguladığı başlıca
programları şöyledir (http://www.eximbank. gov.tr/html_files/krdmenu.htm);
A.Krediler
1.Kısa Vadeli İhracat Kredileri
a) Sevk öncesi ihracat kredileri (TL ve Döviz)
b) Dış ticaret şirketleri kısa vadeli ihracat kredileri (TL
ve Döviz)
c) İhracata hazırlık kredileri (TL ve Döviz)
d) KOBİ ihracata hazırlık kredileri
2. Özellikli Krediler
a) Sevk öncesi reeskont kredisi
b) Kısa vadeli ihracat alacakları iskonto programı
c) Yurt dışı mağazalar yatırım kredisi
d) Özellikli ihracat kredisi
e) Gemi inşa ve ihracatı finansman programı
f) Yurt dışı müteahhitlik hizmetlerine yönelik teminat
mektubu programı
3.Döviz kazandırıcı hizmetler kapsamındaki krediler
a) Uluslararası nakliyat pazarlama kredisi (Karayolu,
Denizyolu ve Havayolu)
b) Döviz kazandırıcı hizmetler kapsamındaki krediler
- Turizm pazarlama kredisi,
- Döviz kazandırıcı hizmetler kredisi
4) İslam Kalkınma Bankası kaynaklı krediler
a) İhracat finansmanı programı
b) İhracata yönelik ithalat finansman kredisi
5) İhracat Finansmanı Aracılık Kredisi
B) İhracat Kredi Sigortası
1.Kısa vadeli ihracat kredi sigortası
2.Orta ve Uzun Vadeli İhracat Kredi Sigortası
C) Ülke Kredi ve Garantileri
3. ARAŞTIRMANIN AMACI VE YÖNTEMİ
Doğu
Karadeniz Bölgesinden (Trabzon, Rize, Artvin, Bayburt, Gümüşhane, Giresun,
Ordu) gerçekleştirilen ihracatın durumu incelendiğinde; 2003 yılında
622.895.894 $ olan ihracat tutarı 2004 yılında 1.047.363.287 $’a ulaşmış olup,
Türkiye’nin toplam ihracat tutarı içindeki payı 2004 yılında % 1,7’dir.
Doğu
Karadeniz Bölgesi’nde Sovyetler Birliği ve Orta Asya’da yaşanan değişimler
sonucunda, Sarp sınır kapısının da açılmasıyla birlikte gerek iç piyasa gerekse
dış ticarette önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Sovyetler Birliğinin dağılması
ile birlikte bölgenin dış ticareti açısından geniş bir potansiyel oluşmuştur.
Ancak, gerek alt yapı eksiklikleri ve gerekse ihracata yönelik maliyelerin her
geçen gün artması, ihracatçı işletmelerin devletin ihracata yönelik
desteklerinden yeteri kadar yararlanamaması ve en önemlisi de 1998 yılının
ikinci yarısından itibaren Rusya Federasyonu’nda ortaya çıkan ekonomik içerikli
kriz, Türkiye’nin ve dolayısıyla da bölgenin ekonomisini olumsuz yönde
etkilemiştir. BDT ülkeleri ile Türk Cumhuriyetlerinin Bölgeye olan coğrafi
yakınlıkları bölge açısından büyük ticarî imkanlar meydana getirmektedir.
Ayrıca, Bölgede bulunan liman, Organize Sanayi Bölgesi, Serbest Bölgeler ve
ulaşım avantajları gibi imkanlardan yeterince yararlanılamamakta, diğer
bölgelere göre ulaşım yönünden daha yakın konumda olan Rusya Federasyonu,
Azerbaycan, Gürcistan ve diğer BDT ülkelerine yapılan ihracatın payı oldukça
düşük kalmaktadır.
Bölgede
ihracatın artırılmasıyla, bölgenin dolayısıyla da Türkiye’nin ekonomik
kalkınmasını olumlu yönde etkileyecek ve sanayileşme artacaktır. Bunun için
öncelikle ihracatın daha ucuz maliyetle gerçekleştirilebilmesini sağlamak
gerekmektedir. Devlet tarafından verilen ihracata yönelik teşvikler burada
önemli rol oynamaktadır.
Bu nedenle,
Doğu Karadeniz Bölgesindeki ihracatçı işletmelere yönelik bir anket çalışması
yapılmış olup, bu çalışmada bölgedeki ihracatçı işletmelerinin ihracat
teşviklerinden yararlanma düzeyleri ile hangi ihracat teşvik türlerinden
yararlandığı ve bu işletmelerin organizasyon ve yönetim özelikleri tespit
edilmeye çalışılmıştır.
Ana kütle
olarak; Dış Ticaret Müsteşarlığı kayıtlarına göre 2003 yılında Doğu Karadeniz
Bölgesinde (Trabzon, Rize, Artvin, Gümüşhane, Bayburt, Giresun ve Ordu) ihracat
yapan işletme sayısı dikkate alınmıştır. Buna göre, Doğu Karadeniz Bölgesinde
2003 yılında ihracat yapan işletme sayısı 412’dir. Ancak, bu ihracatçı
işletmelerin çoğunun sadece 2003 yılında ihracat yapan yani sürekli ihracat yapmayan
işletme olması nedeniyle bu işletmelere anket gönderilmemesi, bazı işletmelerin
faaliyetlerine devam etmemesi nedeniyle ulaşılamaması, bazı işletmelere ise
ulaşıldığı halde anketlerin geri dönüşünün olmaması nedeniyle, toplam ulaşılan
ve anketleri cevaplayan işletme sayısı 140 olmuştur. Bu çalışmada kullanılan
anket yönteminde, anketler işletmelere posta yolu ile, faks, elden bırakıp alma
ve e-posta yolu ile ulaştırılmıştır. Ayrıca bazı firmalarla da yüz yüze
görüşülerek anket sonuçları alınmıştır.
4. ARAŞTIRMA BULGULARI
4.1 İşletmelerin
İhracat Teşviklerinden Yararlanma Düzeyleri
Ankete
katılan işletmelerin 64’ü ihracat teşviklerinden yararlanmakta olup, toplam
içindeki payı % 45,7’dir. Buna göre, Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki ihracatçı
işletmelerin ihracat teşviklerini kullanım oranı düşüktür.
Grafik 1. İşletmelerin ihracat teşviklerinden yararlanma
düzeyi
4.2 İşletmelerin
Yararlandığı İhracat Teşvik Türleri
Ankete
katılan işletmelerin yararlandığı ihracat teşvik türleri; tarımsal ürünlerde
ihracat iadeleri, Eximbank uygulamaları, dahilde ve hariçte işleme rejimleri ve
vergi resim harç istisnasıdır. Doğu Karadeniz Bölgesinde en çok kullanım oranı
bulan teşvikler ise, ihracat performansına göre verilen tarımsal ürünlerde
ihracat iadeleri olup, bunun yanında imalatçı firmalara dünya piyasa
fiyatlarından ham madde temini imkanı sağlayan dahilde işleme rejimi sisteminin
de kullanımının son yıllarda önemli oranda arttığı belirlenmiştir.
Tablo 1. İşletmelerin yararlandığı ihracat teşvik türleri
İhracat
Teşvik Türleri |
1999 |
2000 |
2001 |
2002 |
2003 |
Tarımsal
Ürünlerde İhracat İadeleri |
21 |
22 |
29 |
34 |
44 |
Eximbank
Uygulamaları |
2 |
3 |
2 |
4 |
5 |
Dahilde
İşleme Rejimi |
2 |
2 |
3 |
5 |
7 |
Pazar
Araştırması Desteği |
- |
- |
- |
- |
- |
Eğitim
Yardımları |
- |
- |
- |
- |
- |
Yurt Dışı
Ofis Mağaza Açma Yardımı |
- |
- |
- |
- |
- |
Ar-Ge
Desteği |
- |
- |
- |
- |
- |
Yurtiçi
Uluslararası Fuar Desteği |
- |
- |
- |
- |
- |
Türk
Ürünlerine Dair Marka Oluşturma Yardımı |
- |
- |
- |
- |
- |
Yurt Dışı
Fuar Desteği |
- |
- |
- |
1 |
- |
Patent,
Faydalı Model Yardımı |
- |
- |
- |
- |
- |
Çevre
Desteği |
- |
- |
- |
- |
- |
İstihdama
Yol Açma Yardımı |
- |
- |
- |
- |
- |
Vergi
Resim Harç İstisnası |
1 |
2 |
2 |
2 |
2 |
Hariçte
İşleme Rejimi |
1 |
1 |
1 |
1 |
2 |
4.3 İşletmelerin
Yararlandığı İhracat Teşvik Tutarının Toplam İhracat Tutarı İçindeki Payı
2003 yılı
itibariyle ihracat teşvik tutarının ihracat tutarına oranı, ankete katılan ve ihracat
teşviklerinden yararlanan işletmelerin 38’inde % 1-5, 12’sinde % 6-10, 6’sında
% 20 ve daha fazla 4’ünde % 11 – 15, 4’ünde % 16 – 20 arasında olup, yüzde
olarak dağılımları sırasıyla; % 54,3, % 27,1, % 8,6, % 4,3, % 2,9 ve % 2,9’dur.
Bu oranın
yüksek çıkmamasının nedeni de ihracat teşviklerinin kullanım oranının düşük
olmasıdır. Ancak, ihracat teşvik kullanım oranının artmasının ihracat yapma
kararını etkileyebileceği ve dolayısıyla ihracat düzeyini artıracağı ve ihracat
teşviklerinin ihracatın finansmanı içinde önemli rol oynayabileceği
düşünülmektedir.
Grafik 2. İşletmelerin yararlandığı ihracat teşvik tutarının
ihracat tutarına oranı
4.4 İhracat
Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Personel Sayıları
İşletme büyüklüğü
olarak personel sayısı ve ciro büyüklüğü faktörleri dikkate alınmış olup;
personel sayısı 1 – 10 olan ve ihracat teşviklerinden yararlanan işletme sayısı
27, personel sayısı 11 – 30 olan ve ihracat teşviklerinden yararlanan işletme
sayısı 14, personel sayısı 31 ve daha fazla olan ve ihracat teşviklerinden
yararlanan işletme sayısı 23 olarak tespit edilmiştir.
Buna göre,
Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki işletmelerin % 53’ünün personel sayısının 1 – 10
arasında KOBİ tanımına uyan işletmeler olduğu halde, bu işletmelerin personel
sayısı fazla olan işletmelere göre ihracat teşviklerinden yararlanma oranının %
42 olduğu tespit edilmiştir. Personel sayısı 11’den fazla olan işletmelerin ise
ihracat teşviklerinden daha fazla oranda yararlandığı tespit edilmiştir.
Grafik 3. Teşviklerden Yararlanan işletmelerin personel
sayılarına göre dağılımları
4.5 İhracat
Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Yıllık Ciroları
İşletme
büyüklüğü olarak ele alınan diğer faktör ise ciro büyüklüğüdür. İşletmelerin
2003 yılı ciro büyüklüğü dikkate alınarak yapılan araştırmada; cirosu 500.000
YTL ve daha az olan ve ihracat teşviklerinden yararlanan işletme sayısı 9,
500.000 YTL’den fazla olan ve ihracat teşviklerinden yararlanan işletme sayısı
ise 55’dir. Buna göre, cirosu 500.000 YTL’den fazla olan işletmelerin ihracat
teşviklerinden yararlanma oranının % 86 olduğu tespit edilmiş olup,
işletmelerin ihracatları dolayısıyla satış hacimleri arttıkça yönetim ve
organizasyonda uzmanlaşmaya yöneldikleri ve bunun sonucunda ihracata yönelik
verilen teşvikler ve desteklerden maksimum düzeyde yararlandıkları
görülmektedir.
Grafik 4. Teşviklerden yararlanan işletmelerin 2003 yılı
cirosuna göre dağılımları
4.6 İhracat
Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Faaliyet Alanları
İşletmeler
faaliyet alanlarına göre incelendiğinde; 29 işletme ihracatçı, 35 işletme ise
hem imalatçı hem de ihracatçıdır. İmalatçı/ihracatçı işletmeler imalatçı
olmayan ihracatçı işletmelere göre daha fazla ihracat teşviklerinden
yararlanmakta olup, bu oran % 55’dir. Bunun nedeni; ihracat teşviklerinin bir
çoğunun imalatçı ve ihracatçı işletmelere yönelik olması ve ayrıca ihracat
performansına bağlı olarak ödenen tarımsal ürünlerde ihracat iadelerinin sadece
tarım yani gıda sektörüne ödenmiş olması ve Doğu Karadeniz bölgesinde imalat
faaliyetinde bulunan ve anket uygulanan işletmelerin de çoğunluğunun gıda
özellikle işlenmiş fındık imalatçısı işletmeler olmasıdır.
Bunun
yanında, ihracat teşvikleri içinde yer alan ve imalatçı firmalara ihraç edecek
oldukları ürünün üretiminde kullandıkları ham madde ve yardımcı maddeleri dünya
fiyatlarından yurtdışı piyasalardan gümrük vergisi, KDV ve harç ödemeden ithal
imkanı tanıyan Dahilde İşleme Rejiminin, imalatçı firmalar tarafından önemli
oranda kullanılması da, bu teşvik türünün imalatçı firmalarda yoğunlaşmasını
sağlamaktadır.
Grafik 5. Teşviklerinden yararlanan işletmelerin faaliyet
alanına göre dağılımları
4.7 İhracat
Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Faaliyet Gösterdiği Sektörler
Doğu
Karadeniz Bölgesinde faaliyette bulunan işletmeler Dünya Ticaret Örgütü’nün
SITC – REV.3 (DTÖ’nün uluslararası standart ticaret sınıflaması) sektör
tanımına göre sektörel gruplara ayrılmış olup buna göre; 73 işletme gıda
maddeleri, 3 işletme tarımsal ham maddeler, 3 işletme mineral yakıtlar ve
mineral yağlar, 1 işletme demir dışı metaller, 4 işletme demir ve çelik, 3
işletme kimyasallar, 29 işletme diğer yarı ürünler, 10 işletme makineler ve
ulaşım araçları, 6 işletme dokumacılık ürünleri, 2 işletme hazır giyim, 6 işletme
diğer tüketim malları sektöründe faaliyette bulunmaktadır. Sektörel açıdan
incelendiğinde ihracat teşviklerinden en çok gıda maddeleri sektöründe faaliyet
gösteren ihracatçı işletmelerin yararlandığı (53 işletme) tespit edilmiştir.
Bunun nedeni Doğu Karadeniz Bölgesinde faaliyette bulunan ihracatçı veya
imalatçı/ihracatçı işletmelerin bir çoğunun gıda maddeleri sektöründe özellikle
yaş meyve ve sebze, fındık ve işlenmiş gıda maddeleri sektöründe faaliyette
bulunması ve ihracata yönelik ödenen teşviklerden olan tarımsal ürünlerde
ihracat iadelerinin sadece bu sektöre yönelik verilmiş olmasıdır.
Grafik 6. Teşviklerden yararlanan işletmelerin sektörel
dağılımı
4.8 İhracat
Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin İhracat Yaptıkları Ülke Sayısı
İhracat yapılan
ülke sayısı 1 – 5 arasında olan ve ihracat teşviklerinden yararlanan işletme
sayısı 48, 6 ve daha fazla ülkeye ihracat yapan ve ihracat teşviklerinden
yararlanan işletme sayısı ise 16’dır. Görüldüğü üzere, ihracat yapılan ülke
sayısı daha az olan işletmelerin ihracat teşviklerinden yararlanma oranı daha
fazladır. Doğu Karadeniz Bölgesinde faaliyet gösteren ve anket uygulanan
ihracatçı, imalatçı-ihracatçı işletmelerin tek pazara (çoğunlukla Rusya
Federasyonu) bağımlı olmaları yani ihracat yapılan ülke sayısının az olması bu
duruma sebebiyet vermektedir.
Grafik 7. Teşviklerinden yararlanan işletmelerin ihracat
yaptıkları ülke sayısına göre dağılımları
4.9 İhracat
Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin İhracat Tecrübesi
İşletmeler,
ihracat tecrübesi açısından incelendiğinde ise; 1 – 10 yıl arasında ihracat
tecrübesi olan ve ihracat teşviklerinden yararlanan işletme sayısı 40, 11 – 20
yıl ihracat tecrübesi olan ve ihracat teşviklerinden yararlanan işletme sayısı
17, 20 yıldan fazla ihracat tecrübesi olan ve ihracat teşviklerinden yararlanan
işletme sayısı 7’dir. Görüldüğü üzere ihracat tecrübesi daha az olan
işletmelerin ihracat teşviklerinden yararlanma düzeyi daha fazla olup,
yararlanma oranı % 63’tür. Doğu Karadeniz Bölgesinde faaliyet gösteren
işletmelerin, SSCB’nin dağılması akabinde 1990 yılından sonra Sarp sınır
kapısının açılması ile ihracata başlamaları, bu tarihten önce ihracat yapan
firma sayısının çok düşük olması, bu sonucun açık göstergesi olarak karşımıza
çıkmaktadır.
Grafik 8. Teşviklerden yararlanan işletmelerin ihracat
tecrübesine göre dağılımları
4.10 İhracat
Teşviklerinden Yararlanan İşletmelerin Yeterlilik Algılamaları
Doğu
Karadeniz Bölgesi’nde ihracat teşviklerinden yararlanan işletmelerin 53’ü
devlet tarafından verilen ihracat teşviklerini yetersiz bulmaktadır. Kararsız
olan ve ihracat teşviklerinin yetersiz olduğu fikrine katılmayan işletme sayısı
ise 11’dir.
Grafik 9. Teşviklerden yararlanan işletmelerin yeterlilik
algılamaları
4.11 İhracat Teşviklerinden
Yararlanmayan İşletmelerin İhracat Teşvikleri Hakkındaki Bilgisi
Doğu
Karadeniz Bölgesinde ihracat teşviklerinden yararlanmayan işletmelerin 31’i
ihracat teşviklerinden haberdar olmadıklarını belirtmiş olup, kararsız olan
işletme sayısı 6 ve ihracat teşviklerinden haberdar olup da ihracat
teşviklerinden yararlanmayan işletme sayısı ise 45’dir. Bunun nedeni, bölgedeki
işletmelerin yönetim ve organizasyon yapılarının yetersiz olması ve buna bağlı
olarak ta uzman personel istihdamının yetersiz olmalarıdır.
Grafik 10. Teşviklerinden yararlanmayan işletmelerin ihracat
teşvikleri hakkındaki bilgisi
SONUÇ VE ÖNERİLER
Doğu
Karadeniz Bölgesinde ihracat teşviklerinin kullanımının artırılması buna bağlı
olarak da ihracatın artırılarak bölgesel gelişmenin ve ekonomik kalkınmanın
sağlanabilmesi için yapılan araştırma sonuçları değerlendirilmiş ve aşağıdaki
öneriler oluşturulmuştur.
Dünyadaki
gelişmeleri yakından izleyen ve küreselleşme olgusunu dikkate alan bir teşvik
politikası oluşturulmalıdır.
Teşvik
mevzuatı ve başvuru işlemleri daha basit ve kolay anlaşılır hale
getirilmelidir. Teşvik mevzuatının karmaşıklığı, dağınıklığı, çok sık
değişiklikler yapılması, hukuksal normların açık ve anlaşılır olmaması, denetim
mekanizmasının işletilememesi vb. nedenlerden ötürü teşvik uygulamaları zaman
içinde amacından sapmış ve çeşitli suiistimallere konu olmuştur. Mevzuatta sık
aralıklarla yapılan değişiklikler ise ihracatçı işletmenin izlediği stratejiyi
ve elde ettiği avantajları yok etmektedir. Bu olumsuz durumun ortadan
kaldırılabilmesi için öncelikle, Türkiye’de ulusal bir dış ticaret ve ihracat
politikası ile ulusal karakterli yenilikçi bir politika belirlenmesi ve gerekli
mekanizmalar ile uygulamaya konulması, ihracatın geliştirilmesine ve
desteklenmesine yönelik uygulamalara ilişkin yetki dağınıklığının bir an önce
ortadan kaldırılması gerekmektedir.
Ayrıca,
Türkiye’de teşviklerin uygulaması ile ilgili olarak, çok sayıda kamu kuruluşu
görev yapmaktadır. Bunların sorumluluk alanı da yeterince belli değildir. Buna
bağlı olarak, aşırı derecede mevzuat karışıklığı yaşanmakta ve uygulamalar
yeterince hızlı yapılamamaktadır. Uygulamacı kuruluşlar arasındaki koordinasyon
eksikliği giderilerek, mümkün olduğunca az kuruluş tarafından uygulanan
destekleme düzenine geçilmelidir. Böylece, mevcut ihracata yönelik teşvik
uygulamalarında yaşanan bürokratik işlemlerin en aza indirilmesi sağlanacak ve
bu yardımlardan başta KOBİ’ler olmak üzere daha fazla sayıda işletmenin
faydalanması sağlanacaktır.
İşletmelerin
büyük bir kısmı uzman personel yetersizliği nedeniyle ihracat teşviklerinden
yararlanamadıklarını belirtmişlerdir. Çoğunlukla KOBİ niteliğinde olan ve uzman
personel istihdamındaki yetersizlik nedeniyle ihracat teşviklerinden yararlanamayan
bu işletmelerin, uzman personele ve etkin bir yönetim yapısına sahip
olabilmeleri için, ihracat işlemlerinde uzman personel ve istihdamına yönelik
olarak, ihracata yönelik kuruluşlar tarafından (örneğin; İhracatçı Birlikleri,
İGEME gibi.) işletmelere danışmanlık hizmetlerinin verilmesi ve ayrıca ihracata
yönelik devlet yardımları kapsamında olan eğitim ve istihdam yardımlarının daha
etkin hale getirilmesi gerekmektedir.
İhracatla
ilgili kuruluşların, özellikle ihracat konusunda örgütlenmiş olan ihracatçı
birliklerinin ihracat ve ihracat teşvikleri konusunda etkin bir şekilde
yapacakları seminer/eğitim programları, ihracat teşviklerinden daha fazla
sayıda işletmenin yararlanmasını sağlayacaktır.
Ayrıca,
araştırmada işletmelerin yararlandığı ihracat teşvik türleri çok sınırlı olup,
daha çok ihracat performansına göre verilen tarımsal ürünlerde ihracat
iadelerinden yararlanıldığı, bunun yanında imalatçı firmalara dünya piyasa
fiyatlarından ham madde temini imkanı sağlayan dahilde işleme rejiminin de
kullanımının son yıllarda önemli oranda arttığı tespit edilmiştir. Doğu
Karadeniz Bölgesindeki işletmelerin daha çok imalatçı firmalara yönelik olarak
verilen diğer devlet yardımları türlerinden de yararlanılabilmesini
sağlayabilmek için, yararlanabilme prosedürlerinde yer alan karşı ülkelerdeki
bürokrasinin azaltılmaya çalışılması ve bu kapsamda örneğin; karşı ülkelerden
çok zor şartlarda temin edilmesi gereken her belge yerine, yerinde denetim
mekanizması sisteminin getirilmesi, bunun için de o ülkelerde bulunan yurtdışı
teşkilatının (Ticarî Müşavirlik/Ataşelik gibi) etkin bir şekilde organize
edilerek görevlendirilmesi, bürokratik işlemlerde büyük bir rahatlama
sağlayacağı gibi kullanım oranını da artıracaktır.
İhracat
teşviklerinin çeşitli kriterlere göre seçilmiş sektör ve bölgelere gelişmişlik
düzeyi dikkate alınarak farklı oranlarda verilmesi gerekmektedir. Bu kriterlere
örnek olarak; halen ihracata dönük üretim yapan işletmeler, atıl kapasite ile
çalışan sanayinin ihracat olanağı olan işletmelerine, üretim konusunda dar
boğazı olan ve bunların giderilmesi halinde ihracata dönük üretim yapacak
işletmeler, teknolojisinde yenilik yapacak işletmeler verilebilir. Üretim
aşamasında verilecek teşvikler üretimi ve özellikle kapasite kullanımını artıracak
biçimde örgütlenmeli ve sonuçları takip edilmelidir.
Ayrıca,
ihracat teşvik türlerinden olan devlet yardımlarının daha çok imalatçı olan
ihracatçı firmalara verilmesi ve Doğu Karadeniz Bölgesinde bulunan firmaların
çoğunun imalatçı olmaması nedeniyle devlet yardımı kullanımı çok azdır. Bunun
için, devlet yardımlarının sadece imalatçı olan ihracatçı firmalara değil aynı
zamanda imalatçı olmayan aracı ihracatçı firmalara da verilmesi teşvik
kullanımını ve bölge ihracatını artırarak gelişmişlik düzeyine katkı
sağlayacaktır.
İhracata
sağlanan teşvikler, üretim ve pazarlama aşamasında ve sürekli gelişmeyi tahrik
edecek nitelikte olmalıdır. Teşvikler, firmaların; üretim, kalite ve
standartlarını artırıcı, markalaşmayı teşvik edici, ürün geliştirmeye yönelik
taleplerini karşılayıcı, Ar-Ge ve eğitim faaliyetlerini destekleyici, katma
değeri yüksek üretime yönlendirici, istihdam oluşturmalarını özendirici ve
girdi maliyetlerini azaltıcı olmalıdır.
Uluslararası
piyasalarda ihracatçıların rekabet gücünü etkileyen en önemli unsurlardan biri
olan enerji, ham madde, istihdam giderleri gibi girdi maliyetlerinin rakip
ülkelerdeki seviyelere çekilmesi önem arz etmektedir. Benzer şekilde, ihracatta
KDV iadelerinin geç ödenmesi gibi çoğunlukla kamu kaynaklı sorunların giderilmesi,
ihracatçıların finansman maliyetlerini artıran unsurların asgari düzeye
indirilmesi, halihazırda finansman kaynakları kıt olan ihracatçılara önemli bir
destek unsuru olacaktır. Öte yandan, girdi maliyetlerinin rakip ülkelerdeki
seviyelere indirilebilmesi için başta kamu kurumları ve KİT’ler olmak üzere
ilave vergi ve benzeri yüklerin
tespitinin yapılarak imkanlar dahilinde söz konusu unsurların olumsuz
etkilerinin asgari düzeylere çekilmesi gerekmektedir.
İhracat
aşamasında, ihracatçı firmalara mali destek sağlayan teşvikler verilmelidir.
Türkiye’de bu işlevi devlet desteği ile kurulan Türk Eximbank yerine
getirmekte, ihracatı; kısa, orta ve uzun vadeli krediler ile, ihracat kredi
sigortası ve garanti programlarıyla desteklemektedir. Türk Eximbank’ın bugünkü
faaliyetleri kaynak yetersizliğinden dolayı amacına ulaşamamaktadır. Bu
nedenle, Türk Eximbank’ın kaynaklarının artırılması ve diğer özel bankaların da
ihracata yönelik finansman sağlamada aktif görev üstlenmesi gerekmektedir.
* Prof. Dr. Harun
Terzi,
K.T.Ü., İ.İ.B.F.,
İktisat.
* Arzu Erol
K.T.Ü., İşletme,
Doktora Programı.
** Doğu Karadeniz Bölgesi
Kalkınma Sempozyumu 2005 (Artvin, Rize, Trabzon, Gümüşhane, Giresun, Ordu
“Sorunlar, Analizler ve Politikalar”), Trabzon, Karadeniz Teknik Üniversitesi,
İ.İ.B.F., 13 – 14 Ekim 2005.
KAYNAKLAR
BAĞRIAÇIK, A. ve Kadron, S. R., (1996) Dış Ticarette
Uygulamalı KDV İşlemleri, İstanbul, Bilim Teknik Yayınevi
COUGHLIN, C., (1987) An Examination of State Foreign Export
Promotion and Manufacturing Exports, Journal of Regional Science, Vol. 27, Nr.
3, p. 439-449
Dış Ticaret Dergisi; (2002) Dahilde İşleme Rejimi:
İhracatçılarımıza Dünya Şartlarıyla Ham madde Temini İmkanı, Dış Ticaret
Dergisi, Nr. 4, s. 42-50
DÖLEK, A., (1998) Mevzuat Işığında Dış Ticaret İşlemleri ve
Piyasa Uygulamaları, Nr. 908, İstanbul, Beta Yayınları
DPT, (2003) İhracatta Devlet Yardımlarını Değerlendirme Özel
İhtisas Komisyon Raporu, DPT Yayını, Ankara
GÜNESER, G., (2000) İhracatta KDV İadesinden Vazgeçilebilir
mi?, Yaklaşım Dergisi, Nr. 93, s. 210-212
KOZANOĞLU, H., (2003) Türkiye'de İhracata Yönelik Devlet
Destekleri, Turkishtime Dergisi, Nr.13, s.1-4
MELEMEN, M., (1995) İhracat Teşviklerinin 1980-94 Yılları
Arasında Türkiye Uygulaması ve Avrupa Birliği Üyesi Ülkelerdeki Uygulamalar ile
Mukayese Edilmesi, İstanbul, MÜ-SBE
TÜRK EXİMBANK, (1999) Türk Eximbank Faaliyet Raporu
YAKAL, A., (2002) İhracata Yönelik Devlet Yardımları, Dış
Ticaret Dergisi, s. 24-29
www.eximbank.gov.tr/html_files/krdmenu.htm
ÖZCAN, S., (2003) İhracat Teşvik Toplantısı: İhracatta KDV İstisnası,
www.izto.org.tr/ihkose/
Toplanti/temel.htm
Resmi Gazete, 23513 (4 Kasım 1998)
Resmi Gazete, 23948 (29 Ocak 2000)
Resmi Gazete, 23066 (31 Ağustos 1997)
Resmi Gazete, 23523 (14 Kasım 1998)
Resmi Gazete, 25679 (23 Aralık 2004)
Resmi Gazete, 22300 (1 Haziran 1995)
Resmi Gazete, 23524 (15 Kasım 1998)
Resmi Gazete, 25213 (28 Ağustos 2003)
Resmi Gazete, 25756 (15 Mart 2005)
Resmi Gazete, 23933 (14 Nisan 2000)
Resmi
Gazete, 24107 (12 Temmuz 2000)