AKADEM<İ>KTİSAT

 

 

FİNANSAL YENİLİKLERİN TEKSTİL SEKTÖRÜNE ETKİLERİ; TÜRKİYE’DE TEKSTİL SEKTÖRÜNÜN FİNANSMAN SEÇENEKLERİ

 

 

 

İÇİNDEKİLER:

 

GİRİŞ

 

1) FİNANSAL PİYASALAR ve TÜRK TEKSTİL SEKTÖRÜ

1.a) Tekstil Sektörünün Finansman Seçenekleri

1.b) Tekstil Sektörünün Finansman Deneyimleri

 

2) FİNANSAL PİYASALARIN TEKSTİL SEKTÖRÜNE BAKIŞI

2.a) Finansal Piyasalar ve Reel Sektör

2.b) Türkiye’de Kredilerin Gelişimi

2.c) Eximbank Kredileri

2.d) TSKB Kredileri

2.e) Tekstil Sektörü Kredi Yapısı

2.f) Finansal Kiralama (Leasing) ve Tekstil Sektörü

2.g) Faktoring ve Tekstil Sektörü

 

SONUÇ

 

 

 

GİRİŞ

            Çin tehdidi/baskısı adı altındaki Tekstil Sektörüne ilişkin olarak, son dönemde sık sık medyada, reel sektörü temsil eden derneklerde ve ekonomi kurumlarında haberler yer almakta, sektörün sorunlarına ilişkin olarak önlemler alınması için öneriler sunulmakta, raporlar yayınlanmakta ve sektörün rekabet gücü açısından problemleri olduğu dile getirilmektedir. Ayrıca ağır ekonomik krizler sonrasında sürekli ihracatın artırılması ve ülkeye daha fazla döviz girişinin sağlanması konusu üzerinde durulmakta ve bu hedefin gerçekleştirilmesi için Tekstil Sektörünün lokomotif olma özelliğinden bahsedilmektedir.

 

            Ülke gündeminden hiç düşmeyen, ülke ekonomisi için önemli bir sektör olduğu herkesçe bilinen Tekstil sektörünün finansal seçeneklerinin incelenmesi, finansal kurumlarla olan ilişkilerin değerlendirilmesi ve finansal imkânlarının analizi bu bağlamda daha çok önem kazanmaktadır.

 

            Bu çalışmada sektörün genel anlamda mali yapısı ve finansman tercihleri ile finansal kurumların sektöre bakışı incelenmeye çalışılmıştır. Ayrıca ülkenin yapısal sorunları olarak sürekli ifade edilen problemlerinden birisi olan kayıt dışılık başta olmak üzere sektörün ülke ekonomisine katkıları, ihracattaki önemi, sektörün bilinen genel sorunları ve dış dünya ile rekabet edebilirliği gibi konularda analiz edilmeye çalışılmıştır.

 

            Çalışma sırasında özellikle finansal tercihler/imkanlar incelirken ekonomik kuruluşlarca yayınlanan tablolardan yararlanılmaya çalışılmış ve sektörün genelinin KOBİ olarak nitelenen tipte işletmelerden teşekkül etmesi nedeniyle bu tür işletmelerle ilgili yapılan araştırmalardan faydalanmaya çalışılmıştır.

 

 

1) FİNANSAL PİYASALAR ve TÜRK TEKSTİL SEKTÖRÜ

1.a) Tekstil Sektörünün Finansman Seçenekleri

            Türkiye’de 40,000 firmanın tekstil ve hazır giyim sektöründe faaliyette bulunduğu tahmin edilmektedir. Konfeksiyon işletmelerin tamamına yakınını KOBİ’ler oluştururken, tekstil işletmelerinin ağırlıklı olarak büyük ölçekli firmalardan oluştuğu görülmektedir. Ayrıca faaliyette bulunan firmaların yüzde 25’i aktif ihracatçı konumda olan Tekstil sektörü ülke ihracatının yüzde 37’sini karşılamaktadır.

 

            1980’li yıllarda sektördeki hızlı büyümeye karşın işletmelerin aynı ölçüde gelişen finansal piyasalardan ve tekniklerden yararlanamadıkları görülmektedir. Yararlanamama nedenleri arasında, söz konusu işletmelerin öz sermayelerinin yetersiz olması ve kredi temin etmekte zorluk çekmeleri yer almaktadır. Ayrıca bu firmaların yüksek kayıt dışı ve düşük cirolardan oluşan bilânço yapıları düşük kredibiliteye sahip olmalarına ve kısa vadeli finansman ihtiyaçlarını karşılamada sıkıntı yaşamalarına neden olmuştur.

 

            İşletmelerin uzun vadeli yatırım kararlarını verirken kullandıkları en yaygın yöntemin, geri ödeme süresi yöntemi olduğu, yatırımların finansmanı amacıyla kullanmış oldukları finansal kaynakların; kişisel tasarruflar, ortaklar veya hisse senedi ihracı yoluyla temin edilen öz kaynaklar ve banka / satıcı kredileri gibi yabancı kaynaklar olduğu görülmektedir.

 

 

Tablo 1: Son Dönemde Yapılan Yatırımların Finansman Yöntemleri [1]

Finansman Kaynakları

%

Banka Kredileri

32,63

Sermaye Artırımı

20,34

Önceki Yıllar Kârlarından Dağıtılmayan Kârlar

16,53

Ortaklardan Borçlanma

14,40

Leasing

9,32

Faktoring

6,78

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

            Kriz sonrası dönemde ise işletmelerin çoğunluğunun son dönemde yatırımlarının finansmanında yabancı kaynakla finansman yöntemlerini tercih ettikleri ve dışsal kaynakların oluşturacağı kaldıraç etkisini değerlendirmek istedikleri anlaşılmaktadır.

 

            Sektörün finansal tercihlerinin işletmelere yansımalarına ilişkin olarak etkileri ise aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

 

 

Tablo 2: Tekstil Şirketlerinin Yapısal Analizi (Firma sayısı: 580) [2]

 

2001 milyar TL

(%)

 

2002 milyar TL

(%)

2003 milyar TL

(%)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

AKTİF YAPISI

9.924.002,3

 

100,0

 

13.970.312,2

 

100,0

16.577.804,2

 

100,0

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dönen Varlıklar

5.251.290,8

 

52,9

 

7.069.547,5

 

50,6

8.222.011,0

 

49,6

Duran Varlıklar

4.672.711,5

 

47,1

 

6.900.764,7

 

49,4

8.355.793,2

 

50,4

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

PASİF YAPISI

9.924.002,3

 

100,0

 

13.970.312,2

 

100,0

16.577.804,2

 

100,0

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar

4.524.818,1

 

45,6

 

5.421.078,9

 

38,8

6.223.051,6

 

37,5

Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar

2.055.413,6

 

20,7

 

3.142.151,4

 

22,5

3.167.994,8

 

19,1

Öz Kaynaklar

3.343.770,6

 

33,7

 

5.407.081,8

 

38,7

7.186.757,8

 

43,4

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

ÖZ KAYNAK YAPISI

3.343.770,6

 

100,0

 

5.407.081,8

 

100,0

7.186.757,8

 

100,0

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ödenmiş Sermaye

1.841.752,5

 

55,1

 

2.916.839,3

 

53,9

4.076.388,4

 

56,7

Sermaye Yedekleri

1.919.243,6

 

57,4

 

2.812.326,9

 

52,0

3.374.485,7

 

47,0

Kâr Yedekleri

288.309,1

 

8,6

 

435.003,3

 

8,0

610.484,9

 

8,5

Geçmiş Yıllar Kârları

62.576,9

 

1,9

 

93.059,8

 

1,7

189.524,9

 

2,6

Geçmiş Yıllar Zararları (-)

(514.470,6)

 

(15,4)

 

(1.141.470,6)

 

(21,1)

(1.399.119,1)

 

(19,5)

Dönem Net Kârı (Zararı)

(253.640,9)

 

(7,6)

 

291.323,1

 

5,4

334.993,1

 

4,7

Dönem Kârı

410.764,2

 

 

 

613.715,2

 

 

603.394,4

 

 

Dönem Zararı

(664.405,0)

 

 

 

(322.392,0)

 

 

(268.401,3)

 

 

Dönem Net Kârı (Zararı)

(253.640,9)

 

 

 

291.323,1

 

 

334.993,1

 

 

 

 

            Yapısal analiz tablosuna göre kriz öncesi dönemde, firmaların genelde Kısa Vadeli Yabancı Kaynak (KVYK) kullanımını tercih ettikleri, KVYK kullanım oranının kullanılan toplam yabancı kaynakların %46’sını oluşturduğu, kaynakların %34’ünün öz sermaye kaleminden oluştuğu ve Uzun Vadeli Yabancı Kaynakların (UVYK) ise toplam kaynakların %20’sini oluşturduğu görülmektedir.

 

            Kriz sonrası dönemde ise işletmelerin finansal piyasalardan istenilen miktarlarda fon bulamamaları nedeniyle şirketlerin öz kaynak kullanım oranlarının %44’e yükseldiği, KVYK kullanım oranının ise %37,5’e gerilediği, UVYK kullanımında ise bir değişmenin olmadığı görülmektedir. UVYK kullanımının değişmemesinin nedeni olarak sektörün %20’i oluşturan büyük işletmelerin kredibilitelerinin devam etmesi olarak açıklanabilir.

 

 

1.b) Tekstil Sektörünün Finansman Deneyimleri

 

Tablo 3: Tekstil ve Hazır Giyim Sektörünün Ekonomiye Katkıları [3]

Tekstil Sektörü Katkısı

Oran

Kayıtlı istihdam

%11

Kayıt dışı istihdam

%25

Kayıtlı GSMH

%10

Kayıt dışı ekonomideki payı

%20

Ülke ihracatı

%35

 

 

 

 

 

 

 

 

 

            Tekstil sektörü ülke GSMH’sinin yüzde 10'unu, ülke toplam ihracatının yüzde 35'ini oluştururken, yatırım teşviklerinden ise yüzde 42 oranında pay almaktadır. Tekstil makine teknolojisinin görece ucuz olması, kalkınma yolundaki tüm ülkelerin tekstil sanayine yönelmesi, son yıllarda emek-yoğun bir sanayi olan sektörde rekabet gücünün makine yenilikleri ve hızları ile belirlenmeye başlanması, işletmeleri sürekli yatırım yapmaya yönlendirmiştir.

 

            Buna karşın bankaların ise sektöre yönelik olarak plase ettikleri kredilerin, yatırımın ekonomik ömrünü tamamlayacak vadede olmadığı, 6–24 ay gibi kısa vadeli kaynaklarla yatırımları finanse ettikleri görülmektedir.[4] Vade uyuşmazlığı, işletmelerin 6–24 aylık süreler içinde kredilerin faizlerini,   anaparaların ise çok küçük bir bölümünü geri ödeyebilmelerine neden olmuştur. Ayrıca, yatırımlarını kısa vadeli kredilerle finanse eden işletmelerin, finansal kuruluşlardan yatırım yapılan makinelerin çalışmasını sağlayacak mal ithalatı için gerekli ithalat vesaiki ve akreditifleri ile proje bazında işletme kredileri de alma konusunda sıkıntı yaşadıkları anlaşılmaktadır.

 

            Bankacılık sektöründe sorunlu krediler dağılımında tekstil sektörünün ilk sırada yer alması bu bağlamda şaşırtıcı olmamalıdır. Sonuçta işletmeler, almış oldukları kısa vadeli yatırım kredilerinin geriye dönüşlerini riske atmışlar ve sektörde 8–10 milyar $ tutarında geriye dönmeyen sorunlu kredi oluşturmuşlardır.

 

            İşletmelerin öz kaynaklarının yetersiz oluşu, yabancı kaynaklarla sağlanan fonların, orta ve uzun vadeye yayılamaması (yatırımın geriye dönüşünü sağlayacak vade) ve firmaların yeterli işletme sermayesine sahip olmamaları; yapılan tesislerin tam kapasite ile çalıştırılamamasına, yeterli tecrübeye sahip olamamalarına veya tecrübeli personeli zamanında istihdam edememelerine, pazar oluşturulmadan yatırım yapılmasına ve pazardan istenilen payın alınamamasına neden olmuştur.

 

            Diğer yandan ise 1980’li yıllardaki dışa açılma politikaları sonucu, banka açılışlarına çok kolay izin verilmesi tekstil sektörüne yönelik kontrolsüz krediler verilmesine ve bir işletmeye 8–10 farklı bankanın kredi vermesine neden olmuştur.

 

            Sonuçta, işletmelerin gerçek potansiyeli kredi veren bankalar ve firma ortakları tarafından görülememiş, bu nedenle finansal açıdan gerekli önlemler zamanında alınamamıştır.

 

            Tekstil sektöründe faaliyet gösteren küçük ve orta boy işletmelerin sermaye yapıları incelendiğinde bu durum daha da net ortaya çıkmaktadır.257 adet işletme üzerinde yapılan çalışmanın neticesinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır ve bu sonuçların sektörün genelini yansıttığı düşünülmektedir.[5]

 

 

Tablo 4: İşletmelerin Sermaye Yapıları

 

Kaynak Yapısı

Adet

%

Tamamen Öz Kaynak

212

82,5

Tamamen Yabancı Kaynak

4

1,6

%10–30 Yabancı Kaynak

20

7,8

%31–50 Yabancı Kaynak

12

4,7

%51–60 Yabancı Kaynak

3

3,4

 

 

 

 

 

 

 

 

 

            İşletmelerin büyük çoğunluğunun krediyi kısa vadeli bir finansman aracı olarak düşündükleri ve bu nedenle krediye dayalı uzun vadeli yatırımları tercih etmedikleri, hatta kısa vadeli finansman ihtiyaçlarını başka yollarla karşılayabildikleri sürece de kredi almamayı düşündükleri anlaşılmaktadır. 257 işletme arasında yapılan araştırmaya göre; işletmelerin %33’ünün kredi kullandığı, %39’unun kullanmadığı ve işletmelerin yaklaşık  %26’sının zorunlu hallerde kredi başvurusu yaptıkları görülmektedir.

 

 

Tablo 5: İşletmelerin Kredi Kullanma Durumları

Kredi Kullanımı

Adet

%

Kullanıyor

85

33,1

Kullanmıyor

101

39,3

Zorunlu Hallerde Kullanıyor

67

26,1

 

 

 

 

 

 

 

 

 

            Kredi kullandığını beyan edenler dışındaki işletmelerin büyük çoğunluğu (%69,4) faiz oranlarındaki yükseklik sebebiyle kredi kullanmadıklarını birinci öncelikli olarak ifade etmişlerdir.

 

            Kredi kullanmamaktaki ikinci sebep ise işletmelerin öz-sermayelerine güvenmeleridir. Öz-sermaye kullanımının da kredi konusundaki zorluklardan kaynaklandığı düşünüldüğünde, faiz oranlarının işletmeler açısından büyük bir sorun oluşturduğu kabul edilecektir.

 

            Aşağıdaki tabloda ise kredi kullanma durumunda olan işletmelerin finansman kaynakları gösterilmektedir.

 

 

Tablo 6: Kredi Kullanan İşletmelerin Kredi Kaynakları

 

Finansman Tercihi

Adet

%

Banka

121

47,1

Özel Finans Kurumları

8

9,1

Serbest Piyasa

1

13,4

Eş Dost

12

8,7

Satıcı Kredisi

6

6,3

Gayrimenkul Satışları

1

3,4

Diğer

1

12

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Tablo 7: İşletmelerin Diğer Finansman Tekniklerinden Yararlanma Durumu

Durum

Adet

%

Yararlanmıyor

168

35,4

Leasing'den Yararlanıyor

39

19,2

Factoring’den Yararlanıyor

11

34,3

Forfaiting ve Diğerleri

5

1,1

 

 

            Tekstil Sektöründe İşletmelerin finansman seçeneklerinde yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda şu sonuçlara ulaşmak mümkündür:

a) Sektörün finansman sorunlarının çözümü için bankaların sektöre ihracat taahhüdü olmadan, kısa vadeli döviz kredisi kullandırabilmeleri imkanı sağlanamamıştır.

b) Eximbank tarafından yerli üretim payı fazla olan ihracatı kredilendirmeye öncelik veren uygulamalar geliştirilememiştir.

c) İstihdam oluşturan ve döviz getiren sektörde Eximbank kredilerinin ve diğer banka kredilerinin verilme işlemlerinin uzun sürmesi, istenilen miktar ve vadede kredi kullanılamaması firmaların finansman sıkıntısını artırmıştır.

 

 

2) FİNANSAL PİYASALARIN TEKSTİL SEKTÖRÜNE BAKIŞI

2.a) Finansal Piyasalar ve Reel Sektör

            Günümüzde Finans sektörünün temel işlevi aracılık olup; ekonomide fon fazlasına sahip olan kişi/kurumlar ile fon ihtiyacı içinde olan kişi/kurumlar arasında köprü olmaktır ve bu işlev genellikle bankalar tarafından yerine getirilmektedir.

 

Bu bağlamda bankalar;[6]

a) Bölgeler arasındaki fon fazlalığı veya eksikliği,

b) Ekonomide atıl olarak kalabilecek fonları sisteme çekmek ve mobilizasyon sağlama,

c) Toplanan kaynakları verimli, kârlı alanlara yönlendirme,

d) Kısa ve uzun vadeli kaynak ve kullandırımlar arasında vade ve ölçek dönüşümünü sağlama,

e) Ödeme sistemleri ile uluslararası ticarette yer alma,

f) Kaydî para oluşturma (çek, kredi kartı...) gibi fonksiyonlarını yerine getirirler.

 

 

2.b) Türkiye’de Kredilerin Gelişimi

            Türkiye’de krediler, özellikle sektör bilânço yapısının reel olarak en hızlı arttığı 1971–1975 ve 1986–1990 dönemlerinde oldukça yüksek oranlarda büyümüştür. Kredilerde en önemli reel azalma hızları ise 1960, 1970, 1980 ve 1994 ve 2002 yıllarında meydana gelmiştir.

 

            Ülkemiz Uygulamalarında İşletmelerin Bankacılık Kesimi ile olan ilişkilerinde; bazı şirketlerin yurt içi bankacılık kesimini pek kullanmak istemedikleri, bazı firmaların bankalarla çalışmamakta olduğu ve öz kaynaklarla faaliyetlerini sürdürdükleri bilinmektedir. Bankaların da tekstil sektörüne bakış açısının olumlu olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumum nedenleri arasında ise,  özellikle kredi çalışmalarında dürüstlük ve moralite eksikliği ile karşılaşılması, şirketlerin mali yapılarına ilişkin olarak firmaların mali verilerinde doğru kayıt düzeni / şeffaflığın az olması, işletmelerce sağlıklı iş / yatırım kararları alınmaması nedeniyle kredi dönüşlerinin aksaması, vergisel yükümlülüklerden kaçınma arayışlarının çözüm olarak görülemeyeceğinin anlaşılmaması, firma bilançolarının kredilendirmeye uygun olmaması ve negatif sermaye yapısının bilançodaki zarar kalemleri nedeniyle kredibiliteyi düşürmesi ve sektördeki kayıt dışılığın oldukça yüksek olması ileri sürülebilir.

 

 

2.c) Eximbank Kredileri[7]

 

Tablo 8: Eximbank Tarafından Kullandırılan Kredilerin Yıllar İtibariyle Sektörel Dağılımı

Sektör

2000

2001

2002

2003

2004

Tekstil

51

46

41

42

42

Demir-Çelik

7

7

10

8

7

Gıda/Tarım/Hayvancılık

9

10

9

9

8

Diğer

21

26

27

29

31

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2.d) TSKB Kredileri[8]

            TSKB’nin misyonu, Türk sanayinde özel sektörün yatırımlarını desteklemek, yabancı ve yerli sermayenin şirketlere iştirakine aracılık etmek ve ülke sermaye piyasasının büyümesine yardım etmektir. TSKB bu kapsamda özel sektör yatırımlarına mali destek sağlama, danışmanlık, teknik yardım ve finansal aracılık hizmetleri vermektedir.

 

            TSKB kuruluşundan bu yana imalat sanayindeki 4.000’den fazla şirkete uzun vadeli kredi kullandırmak suretiyle özel sektöre önemli bir katkıda bulunmuştur.

 

            TSKB’nin özel sektöre sağlamakta olduğu krediler, yatırım anlayışı ile orta ve uzun vadelerde yoğunlaşmıştır. Bu tür kredilerin sağladığı uzun dönemli ilişki nedeniyle, müşterilerle kurulan yakın işbirliğinin yanı sıra, hizmet verilen firmaların kapsamlı analizinin yapılması da katma değer oluşturma açısından önemli bulunmaktadır. Krediler proje esasına göre verilmekte; ekonomik, teknik, mali ve yönetimsel açıdan mühendis, iktisatçı ve mali analistlerden oluşan proje değerlendirme ekibi tarafından değerlendirilmektedir.

 

 

Tablo 9: TSKB Tarafından Son Üç Yılda Gerçekleştirilen Kredi/Finansal Kiralama Plasmanları

Plasmanlar

Milyon USD

2002

2003

2004

234

260

424

 

 

Tablo 10: Kullandırılan Kredilerin Sektörel Dağılımı [9]

Sektör

%

Turizm

17

Tekstil

13

Metal

8

Tarım

5

Finans

18

Enerji

6

Taşımacılık

2

 

 

2.e) Tekstil Sektörü Kredi Yapısı

            Türkiye Hazır Giyim ve Tekstil Sektörünün 2002 yılında kullandığı kredilerin miktarı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.2002 yılında sektörün kullandığı kredilerin toplamı, tüm sektörlerin içinde %12’yi geçmezken tasfiye olunacak krediler oranı ise %20’nin üzerinde gerçekleşmiştir.[10]

 

 

Tablo 11: Tekstil Sektörünün 2002 Yılında Aylar İtibari ile Kullandığı Krediler (Milyar TL)

Aylar

Krediler

Nakit Krediler

Tasfiye Olunacak Krediler

 

Tutar

Pay %

Tutar

Pay %

Tutar

Pay %

Ocak

3.225.078,3

11,5

2.599.194,9

10,3

625.883,4

22,5

Şubat

3.602.347,3

11,0

2.911.865,7

9,8

690.481,6

23,2

Mart

3.840.416,0

10,7

3.108.981,8

9,6

731.434,2

21,7

Nisan

4.032.010,0

10,5

3.142.099,0

9,3

889.911,0

19,8

Mayıs

4.295.542,3

11,1

3.355.011,7

9,9

940.530,6

19,6

Haziran

4.678.926,4

11,3

3.693.854,9

10,2

985.071,5

19,0

Temmuz

5.044.960,0

11,5

3.839.225,5

10,0

1.205.734,5

20,9

Ağustos

4.859.004,7

11,1

3.728.896,7

9,7

1.130.108,0

20,7

Eylül

5.261.820,1

10,8

4.138.117,2

9,5

1.123.702,9

20,3

Ekim

5.358.967,6

10,6

4.160.062,0

9,3

1.198.905,6

20,6

Kasım

4.872.679,3

10,3

3.864.305,4

9,2

1.008.373,9

20,0

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

            2003 yılı sonu itibariyle ise kullandırılan toplam kredi miktarında ve tasfiye olacak alacaklar kaleminde düşüş yaşandığı görülürken, 2005 yılında ise artışlar kaydedilmiştir.

 

 

Tablo 12: Tekstil Sektörünün Riski (Milyar TL) (31.12.2003)

 

KISA VADELİ

UZUN VADELİ

TOPLAM

NAKDİ KREDİ

3.068.384,8

1.332.145,8

4.400.530,6

-TL

645.600,7

60.159,0

705.759,7

-YP

2.422.784,1

1.271.986,8

3.694.770,9

GAYRİ NAKDİ KREDİ

1.195.404,0

430.191,4

1.625.595,3

-TL

236.518,0

50.942,6

287.460,6

-YP

958.886,0

379.248,8

1.338.134,8

TASFİYE OLUNACAK KREDİ

297.128,0

0,0

297.128,0

-TL

276.111,3

0,0

276.111,3

-YP

21.016,7

0,0

21.016,7

TAHVİL

0,0

0,0

0,0

FİNANSMAN BONOSU

0,0

0,0

0,0

LEASING AMAÇLI FON KUL.

31.783,7

65.276,4

97.060,0

-TL

674,3

1.405,4

2.079,7

-YP

31.109,3

63.871,0

94.980,3

TOPLAM

4.592.700,4

1.827.613,5

6.420.313,9

 

 

            Tasfiye kapsamındaki şirket kredileri tablosunda, batık ve tahsili geçmiş krediler kaleminde tekstil sektörü ilk sırada yer almıştır. Ocak ayı sonu itibariyle tekstil sektöründeki şirketlerin toplam batık kredileri 752,1 milyon YTL olarak gerçekleşirken, şubat ayında tasfiye olunacak kredilerdeki payı ise %34 olmuştur. 2005 yılında toplam kredilerden %18 pay alan sektörün batık kredilerdeki ciddi sayılabilecek artışı dikkat çekmektedir.

Bu durum, sektörün kredibilitesinin azaltmakta olduğu ve varolan finansman problemlerinin daha da artabileceğini göstermektedir.[11]

 

 

Tablo 13: Bankalar ve Özel Finans Kurumlarınca Finansman Konularına Göre Firma Bazında Bildirimi Yapılan Nakdi Krediler ve Tasfiye Olunacak Krediler (Şubat 2005) (Bin YTL)

SEKTÖLER

 

 

Nakit Krediler

Tasfiye Olunacak Krediler

 

Brüt Krediler 

Tüm Sektörler İçindeki Payı (%)

 

Tüm Sektörler İçindeki Payı (%)

 

Tüm Sektörler İçindeki Payı (%)

TEKSTİL VE TEKSTİL ÜRÜNLERİ

9.034.901,3

9,1

8.313.068,6

8,6

721.832,7

17,0

  Tekstil Sanayi

7.143.481,0

7,2

6.540.619,1

6,8

602.861,9

14,2

  Konfeksiyon Sanayi

1.785.952,2

1,8

1.671.446,3

1,7

114.505,9

2,7

  Deri Giyim ve Kürk İşleme San.

105.468,1

0,1

101.003,2

0,1

4.464,9

0,1

TOPLAM

18.069.802,6

18,2

 

17,3

 

34,0

 

 

2.f) Finansal Kiralama (Leasing) ve Tekstil Sektörü [12]

            Leasing'in kelime anlamı "kiralamadır". Leasing ya da finansal kiralama, bir yatırım malının mülkiyeti leasing şirketinde kalarak, belirli bir kira karşılığında, kullanım hakkının kiracıya verilmesi ve yapılan sözleşmede belirlenen değer üzerinden sözleşme süresi sonunda yatırım malının mülkiyetinin kiracıya geçmesini sağlayan çağdaş bir finansman yöntemidir. Finansal Kiralama, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin yararına olarak, orta ve uzun vadeli yatırım olanaklarının sınırlı olduğu dönemlerde, işletmelere uygun koşullu finansman kolaylığı sağlar. Kira ödemeleri, kiracının durumuna göre belirlendiğinden, kira konusu ekipmanın oluşturduğu gelire göre ödeme planı yapılabilmekte, bu da işletmeye nakit akımı avantajı sağlamaktadır.

 

            Türkiye’de finansal kiralama işlemlerini düzenleyen 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu 28.06.1985 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Ayrıca yatırım bankaları ve özel finans kurumlarının da finansal kiralama yapma yetkileri bulunmaktadır.

 

            Aşağıdaki tabloda ise yıllar itibariyle Tekstil Sektörüne yönelik kullandırılan finansal kiralama işlemleri görülmektedir. Sektörün toplam işlemlerden aldığı pay ise son üç yıl için %8, %14 ve %26 olarak gerçekleşmiştir.2001 sonrası banka kredileri içerisinde sektörün aldığı pay %18’i geçmezken, sektörün leasing işlemlerinden aldığı pay giderek artmış ve %26 olarak gerçekleşmiştir.[13]

 

 

Tablo 14: Finansal Kiralama İşlemleri Yurt İçi Kiralamalar (Milyar TL)

MAL GRUPLARI

1997

1998

1999

2000

2001

2002

2003

Bilgisayar, Büro, Telekom.

21,568

53,188

88,914

146,46

192,934

164,929

216,606

Kara Ulaşım Araçları

13,229

27,587

47,222

46,494

126,120

100,448

312,296

Deniz Ulaşım Araçları

10,224

3,598

11,071

4,013

8,650

1,675

27,719

Hava Ulaşım Araçları

874

2,341

16,106

726

38, 072

1,814

9,807

Tekstil

19,051

66,233

63,598

22,798

86,932

139,69

553,240

Tıbbi Cihazlar

18,139

14,370

25,918

31,539

42,270

36,907

67,044

Diğer İmalat Makineleri

62,204

124,496

306,61

168,29

514,797

415,94

804,460

Gayri Menkuller

3,667

12,105

26,091

34,212

40,081

86,472

106,513

Yatırım Tutarı Toplamı

149,055

303,918

585,536

454,536

1,050,576

947,880

2,097,685

 

 

2.g) Faktoring ve Tekstil Sektörü [14]

            Modern faktoring, 2. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa'da kabul görmeye, 1960'larda ise yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Başlangıçta en son kredi kaynağı (lender of last resort) olarak kabul edilen faktoring, verdiği hizmetler sayesinde zaman içerisinde vazgeçilmez bir finansman tekniği olarak benimsenmiştir.

 

            Önce gelişmiş ülkelerde uygulamaya konulan bu yeni finansal teknikler, finans piyasalarının hızlı gelişmesi ve dünya ekonomisindeki bütünleşme sonucu gelişmekte olan ülkelere de yayılmıştır. İşte bu yeni finansal ürünlerden biri de faktoring olmuştur. Dünyada bir asrı aşan bir süreden beri uygulanmakta olan faktoring ile Türkiye 1988 yılında tanışmıştır. Bu tarihten sonra hızlı bir gelişme süreci içinde olan bu yeni finansal teknik, özellikle KOBİ’ler açısından çok önemli bir finansal ürün olarak kendini göstermiştir. Başlıca nedeni olarak ise küçük ve orta boy işletmelerin banka kredilerinden yararlanma olanakları kısıtlı olması gösterilebilir.

 

            Daha önce de belirtildiği gibi Tekstil Sektöründe kayıt dışılığın fazla olması ve kredi imkânlarının sınırlı olması nedeniyle faktoring, KOBİ’lerin yurt içi satışlarına dayalı olarak finansman imkanları sağlamıştır. Faktoring daha çok banka kredisi kullanma olanakları bulunmayan KOBİ’lerin yararlanabilecekleri bir finansman çeşidi olarak kendini göstermiştir.

 

 

SONUÇ

            Tekstil sektörünün finansman seçenekleri incelendiğinde bankaların her zaman sektöre kuşku ile yaklaştıkları anlaşılmaktadır. Finans sektörünün 1994 krizinden itibaren tekstil sektörüne plase etmiş olduğu kredilerin oranı toplam krediler içinde %18’i geçmemiştir. Türkiye ihracatının %33’ünü gerçekleştiren lokomotif nitelikteki bir sektörün %18 oranındaki kredi imkanı ile faaliyetlerini verimli bir şekilde sürdürebilmesi mümkün görünmemektedir.

 

            Sektörün genelinde yetersiz öz kaynak yapısı ve kayıt dışılık gibi nedenlerle finansman problemi yaşanmaktadır. Yıllar itibariyle Tekstil Sektörüne kullandırılan krediler ile tasfiye halindeki alacaklar rasyosu incelendiğinde sonuçların sürekli bankacılık ortalamasının üzerinde seyrettiği görülmektedir. 2004 yılında bankacılık ortalaması %5 iken tekstil sektöründe söz konusu rasyo %11 olarak gerçekleşmiştir. Bu durum kredi miktarında çok büyük düşmelere neden olmamakla birlikte firma bazında daha seçici davranmayı beraberinde getirmiştir ve %80’i KOBİ olan Tekstil sektörünün finansman kaynakları temin konusunda olumsuz etkilenmesine neden olmuştur.

 

            Türkiye açısından, tekstil ve hazır giyim sektörlerinin önemi ve yüklenmiş oldukları stratejik misyon, yalnızca ilgili kişilerce ve kurumlarca değil, aynı zamanda, istisnasız tüm toplumsal kesimler tarafından da bilinmekte ve her fırsatta açıkça ifade edilmektedir. Bu sektör ülkemizdeki toplam sanayi üretiminin önemli bir bölümünü gerçekleştirmekte ve Türkiye toplam ihracatından ortalama %40 dolayında pay almaktadır. Ayrıca mevcut kurulu kapasitelerin tam olarak kullanılması, ya da en azından dünya ortalamasına yakın bir düzeye erişilmesi durumunda, sektörlerin hem toplam üretim hem de ihracat içindeki payı daha da yükselecektir.

 

            Bugün varılan noktada açıkça görülmektedir ki, sektörel gelişim ve büyüme süreci, tam anlamıyla el yordamıyla ilerlemiş ve yalnızca tek tek yatırımcılar ve işverenlerin, kendi kişisel bilgi, kapasite, deneyim ve olanaklarından hareketle yapmış oldukları bireysel tespit ve tercihlerle belirlenmiştir. Yine gelinen noktada açıkça görülmektedir ki; böylesine sağlıksız bir büyüme süreci, özellikle ülkemiz hazır giyim sektörünü, neredeyse tam anlamıyla taşeron ve fason imalatçısı konumuna sürüklemiş, markalaşma sürecini yavaşlatmış ve sektörün hak ettiği noktaya gelmesine engel olmuştur.

 

 

Salih Öten,

Marmara Üniversitesi, Bankacılık/Finans, Yüksek Lisans Programı.

salihotenn@gmail.com

http://www.akademiktisat.net

 

 

 



DİPNOT - REFERANS

[1] www.kosgeb.gov.tr/, Yayınlar, Tekstil Sektöründe 2005 Stratejileri, Mart 2005, Ankara.

[2] www.tcmb.gov.tr, Bankacılık Verileri, Sektör Kredileri, 2003.

[3] www.oziplikis.org.tr, Yayınlar, Tekstil Sektörü-Sorunlar ve Çözüm Önerileri, Mart 2005, Ankara.

[4] YILMAZ, Figen, İş Bankası İktisadî Araştırmalar Merkezi, KOBİ’lerin Finansmanı, Aralık, 2003.

[5] ARSLAN, Özgür, KOBİ’lerde Finansal Yönetim Uygulamaları, ÇÜ, İİBF Dergisi, Cilt 4, Sayı 1, 2003.

* İşletmelerin finansal tercihleri ve kredi tercihleri 257 adet işletme ile yapılan birebir görüşme sonucu ortaya çıkmış ve işletmelerin farklı ölçekte olmalarına önem verilmiştir. Ayrıca seçilen işletmelerin hacim ve faaliyet alanları sektörünün geneli düşünülerek belirlenmiştir. İşletmelerin kredi kullanma-kullanmama durumları, kredi kaynakları ve yeni finansal tekniklerden yararlanmalarına ilişkin oluşturulan tablolar bu çalışma verilerinden yola çıkarak hazırlanmıştır.

[6] www.spk.gov.tr, Yayınlar, Sermaye Piyasaları ve Reel Sektör İlişkisi.

[7] www.eximbank.gov.tr/html_files/istKrediler.htm

[8] www.tskb.com.tr/Hakkimizda.aspx

[9] www.tskb.com.tr/Kredilendirme.aspx

[10] www.tcmb.gov.tr, Bankacılık Verileri, Sektör Kredileri, 2002.

[11] www.tcmb.gov.tr, Bankacılık Verileri, Sektör Kredileri, 2005.

[12] www.fider.org.tr/pagestructure.aspx, Yayınlar ve Raporlar.

[13] www.fider.org.tr/pagestructure.aspx, İstatistikler.

[14] www.faktoringdernegi.org.tr/intro.htm, Faktoring.

 

 

 

KAYNAKLAR:

ARSLAN, Özgür, KOBİ’lerde Finansal Yönetim Uygulamaları, ÇÜ, İİBF Dergisi, Cilt 4, Sayı 1, 2003.

 

DEMİR, Musa, Dış Ticaret Müsteşarlığı Yayınları, 2005 Sonrası Tekstil Sektörü, 2005.

 

KOSGEB, Tekstil Sektöründe 2005 stratejisi, Mart 2005, Ankara.

 

Öz İplik-İş Sendikası, Tekstil Sektörü-Sorunlar ve Çözüm Önerileri,Ankara, Mart 2005.

 

VAROL, Kübra, Bankacılık Tekstil Sektörüne Kuşkuyla Baktı, www.makalem.com.tr

 

YILMAZ, Figen, İş Bankası İktisadî Araştırmalar Merkezi, KOBİ’lerin Finansmanı, Aralık 2003.

 

YILDIRIM, Yrd. Doç. Dr. Osman, Türk Bankacılık Sektörü Tarihi, 18 Mart Üniversitesi.

 

www.tskb.com.tr

www.eximbank.gov.tr

www.tbb.org.tr, Yayınlar, 40.Yıl Kitabı.

www.tbmm.gov.tr, TBMM Meclis Tutanakları, 1999, Tekstil Sektörü Sorunları.

www.kronoloji.net, Türk Tekstil Tarihi.

www.tcmb.gov.tr

www.tbb.org.tr

www.ito.org.tr, Aylık Raporlar.

www.bddk.org.tr

www.ekonturk.com.tr

www.finder.org.tr

www.spk.gov.tr

www.tekstilisveren.org.tr

 

 

 

Sayfa Başı